×
İNGİLTERE
7.03.2024

ANALİZ

“Küreselciler” ve “Ulusalcılar” Arasında Muhafazakar Parti!

Muhafazakar Parti iki karşıt içgüdü ve iki karşıt eğilim arasında sıkışmış durumda. Biri ideolojik bölünme, diğeri ise birlik arzusu. Çektiği acıların çoğu bunları uzlaştırma mücadelesinden kaynaklanıyor.
Seçimlerde atom bombası atılsa ve Muhafazakar Parti’nin sadece iki milletvekili kalsa bile partide yine de derin bir bölünme yaşanırdı. Sir John Hayes, South Holland ve The Deepings'in milletvekili, İngiltere'deki en sağlam Muhafazakar Parti koltuğu onun. Hayes, Sağduyu Grubu'nun (Common Sense Group) başkanı. Bu grup, woke hareketine, kitlesel göçe, İnsan Hakları Yasasına ve “küreselciler” olarak adlandırdıkları kişilere karşı kültürel bir mücadelenin gerekliliğine inanıyor. İkinci en sağlam Muhafazakar koltuk ise Boston ve Skegness milletvekili Matt Warman'a ait. Warman, toplumsal değişim fikrine sıcak bakan, kurumların savunulmasına ve mali ihtiyatlılığa inanan Muhafazakar merkezcilerin oluşturduğu rakip bir oluşumun, Tek Ulus Grubu'nun (One Nation Group) yükselen yıldızı.

Birbirinden çok farklı bu iki Muhafazakar, genellikle Westminster'daki aynı oy tabanı içinde yer alıyor. Merkezkaç kuvveti ve yerçekiminin karşılıklı etkileşimiyle varlığını sürdüren ayın yörüngesi gibi, Muhafazakar Parti iki karşıt içgüdü arasında sıkışmış durumda. Biri ideolojik bölünme, diğeri ise birlik arzusu. Çektiği acıların çoğu bunları uzlaştırma mücadelesinden doğuyor.

Şu anda parti esas olarak bölünmelerle anılıyor. Parti, grupların isimlerinden oluşan bir harf çorbasına dönüşmüş durumda. Muhafazakar liderler eskisinden daha sık değişiyor ve bunun sonucunda kabine değişiklikleri de daha acımasız oluyor. Akademisyen Nicholas Allen, “Anthony Eden 1955'te göreve geldiğinde bir meslektaşını, Rishi Sunak ise 17 meslektaşını görevden aldı” diye hatırlatıyor. 

23 Ocak'ta eski bir kabine bakanı olan Simon Clarke, Sunak'ın kalması halinde partinin bir sonraki seçimde "katledileceği" uyarısında bulunarak Sunak’a karşı bir darbe girişiminde bulundu. Milletvekilleri diğer konuların yanı sıra Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi, Donald Trump'ın değeri, Ruanda sınır dışı planı, tütün kontrolü, net sıfır ve konut inşası konularında da görüş ayrılığı yaşıyor. Bu anlaşmazlıkların bazıları örtbas edilebilir ancak birçoğu edilemez.

Partinin bölünmemesi bir mucize gibi görünebilir. Ancak bölünmemesinin geçerli sebepleri var. Birlik bir stratejidir. Muhafazakar Parti, genel oy hakkının tanınmasından bu yana geçen 106 yılın %68'inde İngiltere'yi yönetti; çünkü sağ eğilimli seçmenleri geniş bir milletvekili koalisyonu ve esnek politikalarla birleştirdi. David Marquand isimli bir akademisyen, solcuların birleşik bir cephe oluşturamamasını "ilerici ikilem" olarak adlandırmıştı. Muhafazakarlar için ise gerici bir ikilem söz konusu değil: Muhafazakar Parti kasabadaki tek şerifti. Önce Birleşik Krallık Bağımsızlık Partisi'nden şimdi de Reform UK'den kaynaklanabilecek sağdaki bir bölünmeyi engellemek, son on yıldır Muhafazakar hükümetin temel motivasyon kaynağı oldu.

Birlik aynı zamanda psikoloji demek. Milletvekilliği yalnız kalınan bir iş. Seçmenlerin, muhalefetin, basının ve Twitter'daki zorbaların yükü insanı kuşatma altında hissettirir; meslektaşları kaçık da olsa sonuçta onlar kendi kaçıklarıdır. Lee Anderson, Ocak ayında hükümetin Ruanda planını yürürlüğe koyacak yasaya karşı oy kullanmak için Muhafazakarların başkan yardımcılığından istifa etti;  ancak "İşçi Partililer kıkırdıyor, gülüyor ve dalga geçiyorlardı" diyerek oylamada çekimser kaldı. Parti neredeyse Leninist denebilecek bir sadakat duygusu uyandırabiliyor. Theresa May 2019'da Downing Street'ten ayrılmaya zorlanırken gözyaşlarına hakim olamadı; aylar sonra ise can düşmanı Boris Johnson adına kampanya yürütüyordu.

Akademisyen Leonard Stark, tüm parti liderlerinin bir hiyerarşiye göre seçildiğini yazmıştı. Ona göre birlik seçilebilirlikten, seçilebilirlik de yetkinlikten önce geliyordu. Sabit görüşleri olmayan Johnson, Brexit nedeniyle parçalanmış bir partiyi sadece kendisinin bir araya getirebileceğine söz verdi. Birlik de onun sonunu getirdi. Meslektaşlarının topluca istifa etmesinin ardından 2022'de devrildi. Johnson o dönemde "Sürü içgüdüsü güçlüdür" diyerek yakınmıştı. "Ve sürü hareket ettiğinde, o da hareket eder."

Diğer taraftan, az sayıda kuralın olduğu yerde birlik sağlamak daha kolaydır. İşçi Partisi, komiteler, konferanslar ve sonu gelmeyen önergelerle yön verilen bir 20. yüzyıl bürokrasisi. Muhafazakar Parti ise milletvekilleri konuşmalarını dinleyerek, masalara vurarak ve "yeeeyeeeyeeeyeee" diyerek gayri resmi bir şekilde uzlaşmaya varan okuma yazma bilmeyen bir kabile. İşçi Partisi'nde hizipsel hakimiyet, makineyi ele geçirmeyi gerektirir; Muhafazakarlar arasında ise tartışmayı kazanmak anlamına gelir. Burada nadir görülen bir kurumsal katılık unsuru mevcut. Muhafazakar milletvekilleri belirli sayıda gizli mektup gönderirlerse liderlerine meydan okuyabilirler. Ancak bu, pek çok kişinin kurtulmak istediği bir istikrarsızlık kaynağı olarak görülüyor.

Çıkan onca gürültüye rağmen Sunak'ın hükümeti şaşırtıcı derecede uyumlu davranabiliyor. Geçen yıl sadece 22 ret oyuyla AB ile yeni ve sıkıntılı bir anlaşma imzaladı. Başbakanlık görevi boyunca sadece bir oylama kaybetti. Ancak birliğin bedeli aynı zamanda en düşük ortak paydaya sahip hususların gündem olmasıdır. Sunak genellikle bir ihtilaf riskine girmektense mevzuatı sulandırmayı tercih ediyor. Ruanda tasarısı, işe yarayacağını kimsenin düşünmediği bir “grup içi denge” örneği. Kararlı bir parti tasarıyı ya zorlar ya da iptal ederdi; bunun yerine Muhafazakar milletvekilleri tasarıyı oyladı ve sadece 11 ret oyu çıktı.

"Bu işte hepimiz beraberiz!"

Birlik olmak bazen mantıksız da görünebilir. Sir Simon'un meslektaşlarının çoğu, partinin dördüncü başbakanını tek bir parlamentoya yerleştirmeye çalıştığı için aklını kaçırdığını düşünüyor. Destekçileri ise asıl çılgınlığın partilerini yenilgiye sürükleyen bir liderin etrafında birleşmek olduğunu söylüyor (Ipsos anket şirketine göre Sunak'ın onay oranı net -46. John Major Ocak 1997'de Sir Tony Blair'e karşı ezici bir yenilgi almadan önce -30 puan almıştı). Bölünmenin, seçmenlerin istemediği bir şey etrafında birleşmekten daha iyi olduğu savunuluyor.

Pek çok Muhafazakar, seçim sonrasına kadar durmak istiyor, sonrasında ise partiyi yeniden şekillendirmek için bir mücadele verilmesi bekleniyor. Rakip gruplar, kaç müttefikin koltuklarını koruyacağını hesaplamak için seçim projeksiyonlarını inceliyor. 6 Şubat'ta Liz Truss "popüler muhafazakarlık" adını verdiği yeni bir hareket başlattı. Ancak herhangi bir liderlik yarışının galibi, kesin olarak partiyi birleştirme kararı alacaktır. Muhafazakarlar keskin bir ayrışma için yanıp tutuşuyor, ancak muhtemelen bunu da geçiştirecekler. Warman ve John Hayes ikilisinin memnuniyetsiz siyasi yol arkadaşları olarak kalacakları su götürmez bir gerçek.


Bu yazı, The Economist’te “The search for Conservative Party unity” başlığıyla yayımlanmıştır. Çeviri yapılırken yazının belirli kısımlarında editoryal düzenleme yapılmıştır.