ANALİZ
Zelensky, Ukrayna’da Toplu Tasfiyelere Başladı!
Rusya ile savaşın ortasında Ukrayna’da siyasi ve iktisadi elitler arasında var olan yerleşik ittifak bozulurken Zelensky hem iktidarını genişletmek hem de Batı’yla ilişkilerini güçlendirmek üzere ülkedeki oligarşik yapıyı hedef alıyor.
31 OCAK'TA Ukrayna hükümetinde sekiz bakanın görevden alınacağına dair çıkan haberlerin ardından, 1 Şubat'ta Ukrayna güvenlik güçleri ve kolluk kuvvetleri, üst düzey yetkililer, iş adamları ve siyasetçilerin evlerinde bir dizi arama yaptı. Ayrıca vergi dairesinde soruşturma başlatıldı ve Ukrayna gümrük biriminin tüm üst düzey yetkilileri görevlerinden alındı. Ukrayna Savunma Bakanlığı Kamu Alımları ve Malzeme Kaynakları Dairesi eski başkanı Bogdan Hmelnitskiy'nin 2 milyon dolar kamu fonunu zimmetine geçirdiği öne sürüldü. Eski Enerji ve Kömür Endüstrisi Bakanı İgor Nasalik’in devleti 45 milyon dolar zarara uğrattığı iddia edildi. Yine Ukrayna Güvenlik Servisi, oligark İgor Kolomoisky, eski İçişleri Bakanı Arsen Avakov ve milletvekili Vadim Stolar'ın evinde de arama yaptı. Vadim Stolar’ın terörü finanse ettiğinden şüpheleniliyor. Avakov ve Kolomoisky ise yolsuzlukla suçlanıyor. Arsen Avakov’a yönelik soruşturma, Fransız yapımı Super Puma helikopterlerinin İçişleri Bakanlığı tarafından satın alınmasına yönelik sözleşmelerle ilgiliydi. Kolomoisky ise Ukrtatnafta ve Ukrnafta enerji şirketleri üzerinden dolandırıcılık, toplam 1 milyar dolar tutarındaki petrol ürünlerinin israfı ve gümrük vergisi kaçırılmasından sorumlu tutuluyor. Bu soruşturma süreçleri arasında, 5 Şubat’ta Savunma Bakanı Aleksey Reznikov ve Stratejik Endüstriler Bakanı Pavel Ryabikin de görevden alındı. Reznikov, Stratejik Endüstriler Bakanı görevine getirildi.
Ukrayna Güvenlik Servisi (SBU) Başkanı Vasily Malyuk, “Vladimir Zelensky’nin talimatını yerine getirdiklerini, iç düşmana karşı kapsamlı bir saldırı gerçekleştirdiklerini, durmayı düşünmediklerini” söyledi. Ulusal Güvenlik Konseyi Sekreteri Alexei Danilov, “yasadışı faaliyetlerde bulunan yetkililer ve iş adamlarından geniş çaplı bir arınma yaşandığını ve bunun sadece bir başlangıç olduğunu” açıkladı.
Gölge İktidar: Oligarklar
Eski İçişleri Bakanı Arsen Avakov Ukrayna’da etkili isimlerden biri. Ancak oligark İgor Kolomoisky, Avakov’dan çok daha büyük bir etkiye sahip ve yakın dönemde Ukrayna siyasetine yön veren kişilerin başında geliyor.
2014-2021 yıllar arasında uzun bir İçişleri bakanlığı görevini yürüten Avakov, ülkenin en zengin isimlerden biri olarak biliniyor. Her zaman büyük şirketlere (oligarklara) yakınlığıyla anılıyor. 18 Ocak 2022’de helikopter kazasında hayatını kaybeden İçişleri Bakanı Denis Monastyrsky'nin ölümünden sonra Avakov ekibinin İçişleri Bakanlığı'nın kontrolü için rekabet ettiği değerlendiriliyor. Zelensky iktidarının ise Avakov’un bu girişiminden hoşlanmadığı ve Avakov’un evinde yapılan arama ve soruşturmanın da bununla ilgili olduğu düşünülüyor.
Kolomoisky’ye yönelik iddia ise Rusya’nın Şubat 2022 işgalinden itibaren, Ukrayna Silahlı Kuvvetlerinin ihtiyaçları için gerekli harcama desteğini sağlamadığı ve bunun da Zelensky’yi kızdırdığı yönünde. Daha önceki yıllarda Kolomoisky, Ukrayna ordusuna en büyük maddi desteği sağlayan biri olarak biliniyordu. Donbass’ın savunması ve Ruslardan geri alınması için özel bir tabur kurmuştu. Sahibi olduğu enerji şirketi “Ukrnafta” Ukrayna ordusuna en büyük yakıt sağlayan şirket konumundaydı. Ancak Kolomoisky’nin bu süreçte, Ukrayna ordusuna yakıt, silah ve mühimmat tedarik tekelini ele geçirdiği, bu ihtiyaçları karşılamak için de Ulusal Banka'dan on milyarlarca grivnayı zimmetine aktardığı iddia ediliyor.
Kolomoisky-Zelensky lişkisi
Kolomoisky ile ilgili iddialar yeni değil ve bu bağlamda bir önceki arama 18 Eylül 2022'de Ivano-Frankivsk’deki evinde yapılmıştı. Bunun nedeni ise Zelensky ile Kolomoysky arasında yaşanan iktidar mücadelesiydi. 2019’da Kolomoisky, cumhurbaşkanlığı seçimlerinin ana galibi olarak görülüyordu. Çünkü Zelensky'nin kazanmasına ciddi destek vermişti. Bu nedenle de Zelensky'nin, kendisine büyük siyasete giden yolu açan güçlü bir milyarderin elinde bir kukla olacağına inanılıyordu. Bazıları Kolomoisky'yi Ukrayna'nın gelecekteki gölge hükümdarı olarak gördü. Zelensky, iktidara gelmeden önce sürgünde olan Kolomoisky, Zelensky’nin göreve başlama arifesinde muzaffer bir şekilde memleketine dönmüştü. Ancak beklentilerin tam tersi yaşandı.
Eski aktör Zelensky, iktidara geldikten sonra yeni statüsüne çabuk alıştı. Kendisi için rahatsız edici ve tehlikeli bir rakibe dönüşebilecek isimlerle iktidarını paylaşmak istemediğini göstermeye başladı. Üzerinde siyasi vesayet kurma girişimlerinden kurtulmaya karar verdi. Bu durum Kolomoisky için de geçerliydi. Zelensky'den herhangi bir ayrıcalık elde edemeyen Kolomoisky, gizli muhalefete geçme kararı aldı. Bir süre cumhurbaşkanlığı grubunda kendi kontrolündeki milletvekilleri üzerinden mücadele etmeye çalıştı. Fakat halkın desteğini arkasına alan ve ülkede olağanüstü halin kendisine verdiği yetkileri kullanan Zelensky, rakipleri karşısında üstünlük sağladı. Sonunda Ukrayna’nın en etkili figürlerinden biri olan Kolomoisky, ülkede ekonomi ve siyaset üzerinde sahip olduğu eski etkisini ciddi bir biçimde kaybetti. Kolomoisky’nin mülkiyetinin bir kısmı kamulaştırılarak devlet kurumları tarafından paylaştırıldı. 2022'de Kolomoisky, servetinin yarısından fazlasını kaybetmişti.
Batı’nın oligarklarla mücadelesi
Ukrayna’daki oligarşik yapıyla mücadele eden sadece Ukrayna iktidarı değil. Batılı aktörler de Ukrayna iktidarını oligarşi sorununa nihai bir çözüm bulmaya zorluyor. Amerikalılar, görece bağımsız bir siyasi etki unsuru olarak Ukraynalı oligarkları ortadan kaldırma niyetlerini gizlemiyor.
Ukrayna Ulusal Yolsuzlukla Mücadele Bürosu ve Uzmanlaşmış Yolsuzlukla Mücadele Savcılığının, Avrupa Birliği ve ABD tarafından Ukrayna makamlarına dayatılan özel yetkili yapılar olduğu biliniyor. Batı bu kurumsal araçlar üzerinden Ukrayna’daki oligarkları ve ülkedeki yolsuzlukları takip etmek ve bu konuda baskı kurmak istiyor.
2021’de ABD, Igor Kolomoisky'ye yaptırım uygulamış ve ABD’ye girişi yasaklanmıştı. ABD’deki malvarlığına da el konulmuştu. Konuyla ilgili açıklama yapan ABD Dışişleri Bakanı Anthony Blinken, Kolomoisky’yi “resmi yetkilerini kendi çıkarları için kullanmakla suçlamış; yolsuzluk ve demokratik kurumlara yönelik saldırılarının yanı sıra, siyasi nüfuzunun Ukrayna'nın geleceği için ciddi bir tehdit oluşturduğunu” ifade etmişti.
Her ne kadar Kolomoysky, Avakov ve Ukrayna’daki diğer oligarklar 2014 yılında Maydan olaylarını desteklemiş ve bunun sonunda iktidarda kritik pozisyonlar elde etmiş olsalar da Batı’ya ve Ukrayna iktidarının Batı politikalarına karşı çıkmışlardı.
Dolayısıyla Ukrayna’daki oligarşik yapıyla hem iktidar hem de Batı olmak üzere iki cepheden mücadele ediliyor. Ukrayna iktidarının Batı kurumlarıyla kapsamlı bir entegrasyon geliştirebilmek için oligarşik yapıdan kurtulması gerekiyor. Zelensky kendi iktidarı süresinde ülkesini Avrupa Birliği ve NATO’ya üye yapmak istiyor. Bunun için de ülkedeki oligarkları oldukça zayıflatması ve bunu yaparken de bu başarısını Batı’ya göstermesi gerekiyor. Örneğin, son baskınlar, 3 Şubat Ukrayna-AB Zirvesi öncesi yapılmış ve o zirve günlerinde de devam etmiştir. Bu zirvede taraflar Ukrayna’nın AB üyeliği ele alınmıştır.
Ayrıca Zelensky kendi iktidarını güçlendirmek istiyor. Oligarklar Ukrayna’daki iktidarlar için her zaman bir sorun oluşturdu. Oligarkların etkisi altında olan iktidar halkın güvenini kazanamıyor ve zayıf kalmasına neden oluyordu. Zelensky iktidarı halk nezdinde kahraman imajını koruyabilmek üzere oligarklar sorununu çözmesi gerekiyor. Halk nezdinde hem dış düşmanla (Rusya’yla) hem iç düşmanla (Oligarklarla) çetin ve başarılı mücadele veren Zelensky, Ukrayna’daki siyasi gücünü hayli sınırsız bir noktaya taşıma imkanı yakalayacak.
Oligarklar ve ülke kaynaklarının bunlar tarafından paylaşılması Batı için de bir sorun oluşturuyor. ABD ve Avrupa Birliği, Ukrayna’ya savaşı desteklemek ve ekonomisini ayakta tutmak için milyarlarca dolar kaynak sağlamakta. Ayrıca Rusya’yla savaşın sona ermesi durumunda ülkenin kalkınması için de büyük miktarlarda kaynak ayırması bekleniyor. Hem ABD hem de AB, bu kaynakların oligarkların şahsi menfaaleri için değil kamu yararına harcanmasını istiyor. Oligarklarla ilgili Batı’nın ayrıca bir de siyasi sorunu söz konusu. Batı, Ukrayna’yı denetlemeyi ve iktidarın kendi nüfuz alanı içinde kalmasını istiyor. Diğer bir deyişle, Ukrayna iktidarı ve devlet kurumları üzerinde oligarkların etkisini kırmaya ve kendi etkisini artırmaya çalışıyor. Sürecin nereye evrileceğini görmek içinse vakit henüz erken.
Lisans öğrenimini Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Uluslararası İlişkiler bölümünde tamamladı. Aynı üniversitenin Uluslararası İlişkiler bölümünde yüksek lisans yaptı. İstanbul Üniversitesi Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler bölümünden doktora derecesini aldı. Çeşitli düşünce kuruluşlarında görev yaptı. Askeroğlu’nun araştırma alanları, Rus dış politikası, Avrasya ve Ortadoğu'dur. Askeroğlu, Rusya'nın Büyük Güç Olma Stratejisi kitabının yazarıdır.