×
RUSYA

ANALİZ

Rusya’da Peçe Yasağı: Karar ve Tartışmalar

Rusya’da Dağıstan Müftülüğü, Rus siyasetinde yükselen güvenlik baskılarının ardından, peçenin yasaklanmasına karar verdi. Kararın ardından Müslüman toplumları temsil eden kurumlar arasındaki ihtilaf, tartışmanın ötesine geçerek çatışmaya doğru evrilmeye başladı.
3 TEMMUZ'DA Rusya’nın Dağıstan Özerk Cumhuriyeti Müftüsü “belirlenen tehditler ortadan kaldırılana ve yeni bir teolojik sonuç çıkana kadar” kadınların peçe (yüzü örten kumaş) takmasına geçici bir yasak getirdi. 

Bu fetvadan 2 gün önce Dağıstan Müftüsü Ahmed Abdulaev, Müftülüğün yakında Dağıstan’da peçe takılmasını yasaklayan bir fetva yayınlama niyetini duyurmuştu. “Rusya'nın her yerindeki tüm dindarlar bu soruya cevap vermemeye dikkat ediyor ama ben cevaplayacağım. Peçenin yasaklanması konusunda fetva vereceğiz. Tek bir gerçek olacak. Kur'an diyor ki: Biri gerçek, gerisi batıldır” diyen müftü, fetva verme kararını açıkladı.

Müftülük basın servisi, Dağıstan Müftüsünün “cumhuriyet nüfusunun güvenliği konusunda endişe duyan hükümet yetkililerinin itirazlarını dikkate alarak” bir fetva verme konusunu değerlendirdiğini belirtiyor. Müftünün ayrıca fetva dairesine yasak konusunun detaylı olarak incelenmesi talimatını verdiği kaydedildi. Şeriat metinlerini inceledikten sonra fetva dairesi peçeye yalnızca yerel bir yasağın getirilebileceğine karar verdi.

Dağıstan Müftüsü Fetva Dairesi Başkanı Ahmed Haci İsaev, “Peçe takmanın farzlığı konusunda dört mezhep âlimleri arasında ihtilaf olduğu ifade edilmektedir. Bazı ilim adamları bunu zorunlu, diğerleri arzu edilir, bazı ilim adamları ise istenmeyen buluyor. Yukarıdaki kararlar, baştan çıkarılma riskinin bulunmadığı durumlar için geçerlidir. Aksi takdirde, ilim adamlarının ittifakla savunduğu görüşe göre yüzünüzü kapatmak zorunludur” açıklamasını yaptı. 

Fetva Dairesi, şeriat metinlerinin analizine dayanarak kararda, “peçenin evrensel olarak yasaklanması yönünde bir karar verilmesinin hiçbir dayanağı olmadığı” sonucuna vardı. Müftülüğün yine de bazı durumlarda güvenlik nedeniyle peçe takılmasına yerel bir yasağın getirilebileceğini kabul ettiğini belirtmekte fayda var. Ancak bu yasak, yalnızca dış etkenler sebebiyle konulmalı ve geçici olmalı. 

Rusya'da peçe takma yasağına ilişkin aktif bir tartışma, Mayıs ayında Rusya İnsan Hakları Konseyi Başkanının Valeriy Fadeev’in “vatandaşların kimliğinin belirlenmesi ihtiyacı ve güvenlik önlemlerinin gerektirdiği nedeniyle” peçe takmanın yasaklanması gerektiğini açıklamasıyla başladı. Dağıstan’da 23 Haziran'da yaşanan terör saldırısının ardından bu tartışma daha da alevlendi ve Fadeev’in peçenin yasaklanması önerisi Rusya Soruşturma Komitesi Başkanı Alexander Bastrıkin tarafından da desteklendi. 

Bastrıkin, Rusya’da son zamanlarda meydana gelen terör saldırıları konusuna değinerek “Bugün neler oluyor? Dağıstan'daki son terör saldırısını kim gerçekleştirdi? İslamcılar, teröristler. İslami terör bayrağını topraklarımıza bile taşıyabildiler, dolayısıyla Devlet Duma’sının bu olguya acilen yanıt vermesi gerekiyor.” değerlendirmesinde bulundu. Rusya’nın Dağıstan Özerk Cumhuriyetinin Derbent ve Mahaçkale illerinde 23 Haziran'da silahlı militanlar eş zamanlı olarak iki Ortodoks kilisesine, iki sinagoga ve bir trafik polisi karakoluna saldırdı. Saldırılarda 15'i polis memuru olmak üzere 20 kişi öldü, 26 kişi de yaralandı. Dağıstan'da terörle mücadele operasyon rejimi başlatıldı.

Bastrıkin konuşmasına devam ederken, “[Orta Asya’dan gelen işçi göçmenlere atıfta bulunarak] O insanları buraya getirirsek, -ki bence bunu yapmamalıyız- ; yeni yasalar çıkararak onların davranışlarını düzenlemeliyiz” … “Orta Asya ülkelerinde peçe takma yasak ama Rusya’da buna neden izin verildiğini bilemiyorum, fakat Rusya bunu acilen yasaklaması gerektir” sözlerini ekledi. 24 Mayıs’ta Tacikistan başörtü ve peçe takmayı resmî olarak yasakladı. 

Bastrıkin’un açıklamasına yönelik Çeçenistan lideri Ramzan Kadirov, bu tür açıklamalar yaparken “son derece dikkatli olunması” çağrısında bulundu. Diğer taraftan Rusya’da Müslüman toplumları temsil eden kimi kurumlar arasındaki ihtilaf, tartışmanın ötesine geçerek çatışmaya doğru evrilmeye başladı. 

Moskova Müftüsü İldar Alyautdinov, Fadeev'e toplumda bölünme ve Rusya'nın İslam dünyasındaki müttefiklerini kaybetme tehdidinde bulundu. Tataristan Müftüsü Kamil Samigullin de peçeyi yasaklayan yasa tasarısını hazırlayanlara yönelik sert bir açıklama yaptı. Ancak peçenin zorunluluk olmadığını da kabul etti. Çeçenistan Müftüsü Salah Mezhiev, yalnızca Arap ülkelerinde insanların yüzlerini tamamen kapattığını söyledi. Ayrıca peçenin radikal bir hareket olan Vehhabiliğin temsilcileri tarafından da teşvik edildiği görüşünü dile getirdi. Başkurdistan Müftüsü Ainur Birgalin, İslam'da kadınların yüzlerini örtmesinin gerekmediğini belirterek, peçenin yasaklanması konusunun Cumhuriyette gündem olmaması gerektiğini açıkladı. St. Petersburg Müslümanları Ruhani İdaresi ne Kur'an'ın ne de Sünnet'in peçe takılmasını emretmediğini veya Müslüman kadınları peçe takmaya zorunlu kılmadığını belirtti. 

Volgograd Bölgesi Müftüsü Bata Kifakh da Kur'an'ın kadınlara yüzlerini kapatmalarını emretmediğini söyledi. Peçe takmanın yeni bir gelenek olduğunu, kadınların başörtüsü takması, yani başlarını örtmesi ancak yüzlerinin açıkta kalması gerektiğini açıkladı. Ona göre yüzlerini gizleyenler genellikle radikal görüşlerin destekçileri oluyor.

Rusya Müslümanları Merkezi Ruhani İdaresi Başkanı ve Rusya Baş Müftüsü Talgat Tacuddin, modern Rusya topraklarındaki dindar Müslüman kadınların büyük çoğunluğunun yüzlerini kısmen veya tamamen kapatmadığını belirtti. Talgat Tacuddin “Terör tehdidi ve devletin güvenliğinin sağlanmasıyla bağlantılı olarak bu sorun yasal olarak çözülebilir. Eskiden pasaportunuzun sadece başınız açık fotoğraflanması zorunluyken, son yıllarda eşarp ve şapkayla fotoğraf çekilmesine izin veriliyor. Buna kanunla karar verilir. Ancak Hanefi mezhebine mensup Müslümanların kadınların yüzünü ve ellerini örtme zorunluluğu yoktur” diye belirtti.

Rusya Müslümanları Ruhani Mahfili Ulema Konseyi'nin web sitesinde yayınlanan bir açıklamada “Peçe, Rusya Müslüman kadınları için zorunlu bir başlık değil ve modern koşullarda peçe takılması caiz sayılmıyor” ifadeleri yer buldu.

Bunun yanında Yeni İnsanlar Partisi'nden Devlet Duması Başkan Yardımcısı Vladislav Davankov, Rusya Devlet Duması’na, peçeyle birlikte eğitim kurumlarında her türlü “dini kıyafet” giyilmesinin de yasaklanmasını öneren bir yasa tasarısı sundu. Buna yanıt olarak Çeçenistan lideri Kadirov’a yakınlığıyla biline Devlet Duması milletvekili Adam Delimkhanov, “okullarda dini kıyafet giyme yasağının, din özgürlüğünü garanti eden Rusya Anayasasına aykırı olduğunu” söyledi.

Devlet Duması Başkan Yardımcısı Davankov, Delimhanov'un bu tür kararların hukuka aykırı olduğuna ilişkin sözlerine yanıt vererek, Yüksek Mahkeme'nin kararına göre dini kıyafet giyme yasağının yasal olduğunu kaydetti. Davankov aynı zamanda insanların geleneklere sadık olduğu ulusal cumhuriyetlerde bu tür kısıtlamalara gerek olmadığını vurguladı.

Kremlin Basın Sözcüsü Dmitry Peskov ise “Kremlin’in peçe takma yasağı tartışmasına dâhil olmadığını” söyledi. 

Devlet Duması Sivil Toplumun Geliştirilmesi, Kamu ve Dini Dernekler Komitesi Birinci Başkan Yardımcısı, Dağıstan Milletvekili Artem Bichaev, peçe takma meselesinin Müslüman din adamlarının sorumluluğunda olduğunu ve uygun kararları onlar vermesi gerektiğini söyledi.
 
Devlet Duması Güvenlik ve Yolsuzlukla Mücadele Komitesi Birinci Başkan Yardımcısı, Karaçay-Çerkes Milletvekili Mihail Starshinov, Rusya'daki Müslümanların varlığı boyunca peçe takma konusunun hiç gündeme gelmediğini, bu nedenle bu konunun şaşırtıcı olduğunu vurgulayarak “bu tartışmanın bir an önce bitirilmesi” gerektiğine inandığını söyledi. Güvenlik komitesinin bir diğer üyesi Andrei Alşevskih, peçe takmayla ilgili olanlar da dâhil olmak üzere herhangi bir konunun kamuoyunda yankı uyandıran durumların tartışılması gerektiğine ancak bunun dikkatli ve dengeli bir şekilde yapılması gerektiğine inanıyor.

Rusya’nın özellikle Müslüman bölgelerinde ve Müslümanların bulunduğu illerde çeşitli dini akımların artması ve bölgelerin bu eğilimi nasıl kontrol edeceğini bilmemesi Rusya’nın bu bölgelerinde olduğu gibi ülkenin tamamında endişeye yol açtığı görülüyor. Bir taraftan getirilecek yasak ve engellerin tersi yönde etki edeceğinden endişe edilirken şimdiden müdahale edilmemesinin bu sürecin kontrolden çıkacağı düşünülmekte. Rusya’da yaşanan terör eylemleri, bu eylemlerin daha sık meydana gelmesi ve daha şiddetli olması yerel Müslüman ulemayı endişelendiriyor. 

Rusya Müslümanlarını endişelendiren diğer bir önemli husus, dinî kıyafetlerin toplum içinde yaygınlaşması. Geleneksel kıyafetlerin yerine dinî motifli kıyafetlerin daha çok tercih edilir olmaya başlaması ve bu kıyafetlerin daha çok yerel değil de Ortadoğu kökenli toplumlara ait olması bölge idarecileri düşündürüyor. 

Bu tartışmayla birlikte Rusya’da farklı bir devlet-toplum ilişkisi öne çıkmaya başladı. Rusya Müslümanlarına yönelik kıyafetlerin yasaklanması veya izin verilmesi yasalarla değil, dinî mecralar tarafından yapılmakta. Kremlin’in bu tartışmanın dışında kalmak istemesi, kendi vatandaşlarının bir kısmının üzerinde karar alma/verme yetkisini dini temsilcilere devretmek istemesiyle ilgilidir. Bunun iki sonuca yol açacağı beklenebilir.  Birincisi, Rusya devletinin ülkedeki Müslümanların geleceğini belirlemekten kaçınması. Bu tutum, muhtemelen Rusya Müslümanlarının kendilerini zaman içerisinde Rusya yasalarına değil dinî müesseselere bağlı hissetmelerine yol açacaktır. İkincisi, Rusya Müslümanları ile Rusya devleti arasındaki bağların zayıflaması olabilir. Vatandaş olmaktan ziyade ümmet fikrinin güçlenmesi iktidarın otoritesinin sorgulanmasına zemin hazırlayabilir. 

SABİR ASKEROĞLU

Lisans öğrenimini Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Uluslararası İlişkiler bölümünde tamamladı. Aynı üniversitenin Uluslararası İlişkiler bölümünde yüksek lisans yaptı. İstanbul Üniversitesi Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler bölümünden doktora derecesini aldı. Çeşitli düşünce kuruluşlarında görev yaptı. Askeroğlu’nun araştırma alanları, Rus dış politikası, Avrasya ve Ortadoğu'dur. Askeroğlu, Rusya'nın Büyük Güç Olma Stratejisi kitabının yazarıdır.