×
KÜRESEL
14.05.2025

ANALİZ

Kurtlarla Dans: Ukrayna Barış Görüşmeleri İçin Belirsizlik ve Gerginlik!

Ukrayna-Rusya barış süreci için ufukta bir İstanbul Zirvesi ihtimali var. Zelensky, 15 Mayıs’taki görüşmeye şahsen katılacağını söyleyerek, Putin'i barışın önündeki engel olarak göstermeyi umuyor ve böylelikle Trump'ı Rusya’ya karşı daha fazla baskı yapmaya zorlamak istiyor.
BARIŞ GÖRÜŞMELERİ İÇİN ilk açıklama Putin’den geldi. Putin, “Kiev rejimiyle 15 Mayıs Perşembe günü İstanbul'da doğrudan görüşmelere devam etmeyi öneriyoruz," dedi. Ardından Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelensky, 11 Mayıs tarihli açıklamasında, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'i barış görüşmeleri için şahsen görüşmeye davet etti: : Putin’in şuana kadar reddettiği ateşkes şartıyla. Bu bir anlamda bir meydan okumaydı. Zelensky, sosyal medyada, "Perşembe günü Türkiye'de Putin'i bekleyeceğim. Şahsen. Umarım Ruslar bu sefer bahaneler üretmezler," diye yazdı. Bu adım, Ukrayna, Rusya, Donald Trump ve Avrupa'nın üst düzey liderlerini içeren, belirsizliklerle dolu ancak yine de savaşın başından bu yana ilerleme için en iyi umudu temsil eden, sıra dışı bir “gel-git”in son hamlesiydi.

Dans, dört Avrupa liderinin 10 Mayıs'ta Kiev'i ziyaret etmesiyle başladı. İngiltere Başbakanı Keir Starmer, Ukrayna'nın koşulsuz 30 günlük ateşkes teklifini ve Rusya'yı karşılık vermeye zorlayan meydan okumasını, barışı son üç yılda olduğundan daha fazla yakınlaştıran bir adım olarak nitelendirdi. Amaç, Rusya'nın hala savaş isteyen taraf olduğunu vurgulamak ve Trump'ı Kremlin'e daha fazla baskı yapmaya teşvik etmekti. Putin, 11 Mayıs'ın erken saatlerinde televizyonda bir konuşma yaptığında (birden fazla koşulla yüklü doğrudan müzakereler teklif ederken ültimatomu açıkça görmezden gelerek) teklif tüm netliğini yitirmişti. Trump'ın sosyal medyadaki "potansiyel olarak harika bir gün" şeklinde verdiği yanıt, Avrupalıların başından beri Trump’ın Putin’le aynı gemide olduğu yönündeki ısrarını baltalamış gibi görünüyordu.

Ukrayna'nın koşulsuz tam ateşkes teklifi önemli bir uzlaşmaydı. Putin'in karşı hamlesi - 15 Mayıs'ta İstanbul'da barış müzakereleri önerisi - ise içinde daha az uzlaşı barındırıyor. Dış politika danışmanı Yuri Uşakov, Putin’in 15 Mayıs hamlesinin ardından, barış görüşmeleri için önemli koşullar ortaya koydu. Uşakov, herhangi bir müzakerenin 2022 baharındaki müzakerelerden devam etmesi ve savaş alanındaki "gerçek durumu" hesaba katması gerektiğini belirtti. Bu Ukrayna için bir tehlike. Daha önceki görüşmeler hiçbir zaman nihai bir anlaşmayla sonuçlanmadı. Ayrıca o görüşmelerde Rusya, Ukrayna silahlı kuvvetlerinde köklü kesintiler de dahil olmak üzere kritik kırmızı çizgiler öne sürdü. Müzakerelerin kesildiği noktaya geri dönmek, Ukraynalıların hayatlarının, bugüne kadar, Zelensky yönetimi tarafından anlamsızca boşa harcandığını düşündürebilir.

Ancak Donald Trump'ın sosyal medyada "Görüşmeyi hemen kabul et" diye çağrıda bulunmasının ardından Zelensky’nin pek fazla seçeneği kalmadı. Trump, en azından "İki taraf bir anlaşmanın mümkün olup olmadığını belirleyebilecek ve eğer mümkün değilse, Avrupa liderler ve ABD, her şeyin nerede olduğunu bilecek ve buna göre ilerleyebilecek" diye ekledi. Bu, iyimser bir yorumla, Amerika'nın (Trump’a göre "II. Dünya Savaşı'nın Zaferini kutlamakla fazla meşgul" olan) Putin'e karşı daha sert davranacağı anlamına gelebilir. Zelensky, görüşmelere katılacağını söyleyerek, Putin'i barışın önündeki engel olarak göstermeyi ve Trump'ın sonunda bunu anlayacağını umuyor.

Ukraynalı bir güvenlik yetkilisi 11 Mayıs'ta Zelensky'nin önce 12 Mayıs'tan itibaren söz verildiği gibi kara, deniz ve havada tam bir ateşkes uygulamaya çalışacağını söyledi. Daha sonra bunu gözlemlemek veya görmezden gelerek Trump'ın hoşnutsuzluğunu riske atmak Rusya'ya kalacak. Trump'ın, Putin ile görüşmeye çağırmasından önce yaptığı açıklamalarda Zelensky dikkatli bir ton kullandı: Rusya'nın sonunda barışı düşünmesinin cesaret verici olduğunu söyledi, ancak "herhangi bir savaşı gerçekten sona erdirmenin ilk adımı ateşkestir," dedi. Trump'ın Ukrayna özel temsilcisi General Keith Kellogg da sosyal medyada, Zelensky’nin bu açıklamasını destekleyen bir paylaşımda bulundu. 

Kamu diplomasisinin yoğunluğu, ciddi bir arka kanal pazarlıklarının sürdüğünü ve önümüzdeki günlerin gerçekten belirleyici olabileceğini gösteriyor. Trump açıkça tüm tarafların etrafında döndüğü merkez olmaya devam ediyor. Her biri söylemini, onun dilini ve sosyal medya paylaşımlarını yansıtacak şekilde uyarlıyor. Trump için sorun, Putin'in de kendi oyununu oynaması. Eşit derecede zor ve tavizsiz bir oyun. Dört Avrupa liderinin Kiev'de Trump'a yaptığı çağrı, Putin'e karşı daha sert bir duruş sergilemesiydi. Trump şimdiye kadar bunu yapmayı reddetti, bunun yerine Rus liderin etrafından dolaşmayı seçti.

Önümüzdeki birkaç gün belirsiz görünse de, ateşkes olmayacağı olasılığı yüksek (Putin, ateşkesi konuşmayı bile reddetti ve Trump da şimdiye kadar ateşkes konusunda baskı yapmadı). Eğer görüşmeler olursa, yakın zamanda bir çözüm üretmeleri pek olası değil. Başka bir deyişle, hızlı ve dramatik bir değişim şansı zayıf görünüyor: Ama en azından var.


Bu yazı The Economist’te, 11 Mayıs 2025’te “Uncertainty and tension ahead of possible Ukraine peace talks” başlığıyla yayınlandı. Çeviride editoryal düzenleme yapılmıştır.