×
ARAP DÜNYASI

ANALİZ

Mısır’da Din-Devlet İlişkileri: Kurumlar ve Elitler Arası Güç Mücadelesi

İktidardaki rejim ve Mısır'ın önde gelen İslami kurumu El-Ezher arasında son dönemde parlayan anlaşmazlıklar, ülkedeki dini ve siyasi otoriteler arasında var olan güç mücadelesini yeniden alevlendiriyor.
MART AYINDA Mısır Adalet Bakanlığı, kadın ve erkek hakları arasında daha iyi bir denge kurmayı amaçlayan yeni bir yasal düzenlemeye son şeklini verdiklerini duyurdu. Aynı günlerde Cumhurbaşkanı Abdülfettah el-Sisi, boşanma yasalarında değişiklik yapılması çağrısını yineledi. Sisi, bu konuda İslam hukukuna aykırı hiçbir işlem yapılmayacağını ancak hükümetin sözlü boşanmayı yasaklamak için çalışacağını; yalnızca resmi bir görevli tarafından onaylanan boşanmaların geçerli kabul edileceğini vurguladı. Sisi, yeni yasanın aileleri ve çocukları korumayı amaçladığını; yasanın tarafsız ve dengeli olmasını sağlamak için halkın katılımına izin verileceğini savundu. 

Cumhurbaşkanı Sisi’nin konuşmasından yaklaşık bir ay sonra, El-Ezher Baş İmamı Şeyh Ahmed el-Tayyib, "sözlü boşanmayla ilgili yeni bir kuralın, kıdemli İslam hukukçuları arasında yeni bir hukuki fikir birliğine ihtiyaç duyduğunu" belirtti ve İslam alimlerinden oluşan uluslararası bir konferans çağrısında bulundu. El-Ezher'in, İslam hukukundaki hükümlerin, [temel kaynaklara aykırı olmamak kaydıyla] ancak İslam alimleri arasındaki yeni bir fikir birliği ile değiştirilebileceği konusundaki ısrarı, Mısır'da dini ve siyasi yetkililer arasında var olan güç mücadelesini yeniden alevlendirdi.

Mısır'da boşanmayla ilgili bu özel tartışma en az altı yıl öncesine dayanıyor. 24 Ocak 2017'de Baş İmam'ın da katıldığı bir toplantıda Cumhurbaşkanı Sisi, yasal bir görevlinin huzurunda olmadıkça sözlü boşanmanın yasaklanması ve geçersiz sayılması gerektiğini savundu. Sisi, Mısır'daki evliliklerin yüzde 40'ının ilk beş yıl içinde boşanmayla sonuçlandığını ve Mısır'ın yüzlerce yıllık İslami danışma kurumu Dar al-Ifta'nın son beş yıl içinde boşanmayla ilgili 300.000 soru aldığını belirtti.

Sisi'nin önerisi karışık bir tepki dalgasına yol açtı. El-Ezher'in Kıdemli Alimler Konseyi, sözlü boşanmanın “[Hz.] Peygamber zamanından beri, herhangi bir tanıklığa veya belgeye gerek olmaksızın geçerli sayıldığı" açıklamasında bulundu. Konsey, "boşanma vakalarının artışına, boşanmanın belgelenmesi veya doğrulanması şartıyla engel olunamayacağını" ve "yayınlanan boşanma istatistiklerinin zaten ya yetkili evlilik görevlisi ya da bir hakim tarafından belgelendiğini" savundu.

Aynı yılın Nisan ayında, rejim yanlısı bir grup milletvekili, “El-Ezher Baş İmamlık görevinin on iki yılla sınırlandırılması ve Kıdemli Alimler Konseyi'ne din dışı üyelerin dahil edilmesi” için yasa çıkarılması teklifinde bulundu. Ancak bazı Körfez ülkelerinin müdahaleleri ve el-Ezher'in bağımsızlığını vurgulayan anayasal hükümler tasarının ortadan kalkmasına yardımcı oldu.

Mısır cumhurbaşkanlığı ile El-Ezher Baş İmamı arasındaki her çatışmada Mısır halkı ve hatta (eski Cumhurbaşkanı Mursi'nin devrildiği darbede İmam'ın tutumunu eleştiren) Müslüman Kardeşler hep Büyük İmam'ın yanında yer aldı. Bu, zaman zaman halka açık gösterilere yol açtı: Örneğin, 23 Kasım 2018'de El-Ezher destekçilerinden oluşan bir koalisyon, İmam'a yönelik şiddetli medya kampanyası karşısında Cuma namazının İmam'ın memleketi Kurna'daki Al-Tayyib meydanında kılınması çağrısında bulundu.

Yüksek profilli tartışmalar: Anlaşmazlıkların sayımı

Sözlü boşanma konusu, Cumhurbaşkanı Sisi ve Baş İmam el-Tayyib'in anlaşmazlığa düştüğü tek mesele değil. 2013'te Rabaa al-Adaviya ve al-Nahda oturma eylemlerinin şiddetle dağıtılması konusunda bir tartışma yaşadılar. 2015'te Sisi, el-Ezher'i, uzun süredir radikalizme katkıda bulunduğunu öne sürdüğü bazı İslami görüşleri ve metinleri kınamaya çağırarak bir "dini devrim" çağrısında bulundu. El-Ezher bu çağrıya, kurumun İslam'ın iki temel kaynağına - Kuran ve Sünnet - sarsılmaz bağlılığını vurgulayarak ve bu kaynakları manipüle etmeye yönelik herhangi bir girişimi kategorik olarak reddettiğini belirterek karşılık verdi. 

Son yıllarda Sisi ve El-Ezher arasında yüksek profilli başka bazı tartışmalar da oldu. Evkaf Bakanlığının Hazreti Muhammed'in doğum yıldönümünü kutlamak için düzenlediği törende Baş İmam, “Mısır halkını İslam'dan uzaklaştırmaya çalışan sünnet karşıtlarına” yönelik eleştirilerde bulundu. Sisi, Baş İmama, "kendisinin İslami görüşlere yönelik eleştirilerinin metnin kendisinden ziyade sünnetin yanlış yorumlanmasına yönelik olduğunu" belirterek yanıt verdi. Daha sonrasında Mısır hükümeti, El-Ezher’in statü ve yetkisini zorlayacak şekilde, Cuma hutbelerinde bir standardizasyonun sağlanması görüşünü kamuoyu ile paylaştı. Bunu, hükümetin yeni imamların eğitimini el-Ezher yerine Evkaf Bakanlığına devretme kararı izledi.

2019'da Cumhurbaşkanı Sisi'nin huzurunda yaptığı bir konuşmada Baş İmam, adaletsizlik ve bunun toplum üzerindeki yıkıcı etkileri konusunda uyarıda bulundu. Buna cevaben Sisi, ülkede sürekli olarak din için savaştığını iddia etti. Bu aleni çatışma, Sisi’nin Baş İmam Tayyib'i marjinalleştirme ve hatta görevden alma düşüncesi hakkında soru işaretleri uyandırdı. 

Süregelen bu anlaşmazlıklar, El-Ezher ile Mısır'daki siyasi otoritenin birbirine bağlı bir ilişki içerisinde oldukları gerçeğini sarsıyor. Esas olarak ülkede dini kurum, gücünü ve konumunu otoriteden alıyor; karşılığında hükümetin siyasi gündemini geliştirmesine, politikalarını meşrulaştırmasına ve toplumdan yükselebilecek dini bir muhalefetle (Radikal veya selefi hareketlerle) yüzleşmesine yardımcı oluyor. 

Diğer taraftan iktidardaki rejimin ötesinde, El-Ezher'in artık iki cephede daha savaş vermek zorunda olduğu görülüyor. Bu iki cephenin bir tarafında, Mısır'da El-Ezher’in dini otoritesini tanımayı reddeden ve kuruma karşı medya savaşları yürüten liberal akım var. Cephenin öbür tarafında ise resmi ve sivil dini söylemi kontrol etmek amacıyla El Ezher'e sızmaya çalışan farklı İslami hareket grupları (özellikle Selefiler ve Müslüman Kardeşler destekçileri) var. Bu hareketler, Sisi rejimine karşı muhalefetlerini ilerletebilmek için el-Ezher ile siyasi otorite arasındaki mevcut uçurumdan da yararlanmaya çalışacaklardır.


Bu yazı, 25 Temmuz 2023 tarihinde, Carnegie Endowment’ta, “Religious Elites and the Egyptian State: An Ongoing Tug of War” başlığıyla yayınlandı. Kısaltılarak çevirilen metinde editoryal düzenleme yapılmıştır.