II. Dünya Savaşı sonrasında, dünyaya, siyasi liberalizm ve neoklasik iktisadın barış ve refah getireceği düşünülüyordu. Ancak aslında her ikisi de prosedüre dayalıydı. Değerlerden ve duygulardan yoksundu. Popülizm şimdi yeniden bunları sahneye çağırıyor.