×
LATİN AMERİKA

ANALİZ

Latin Amerika’da Madenciliğin Genel Görünümü

Önemli miktarda maden ve mineral kaynaklarına ev sahipliği yapan Latin Amerika, politik ve çevresel sorunlara rağmen, uluslararası kaynaklar sektöründe faaliyet gösteren firmalar için her zaman cazip bir bölge olarak görülüyor.
Bartın-Amasra’da yaşanan kömür madeni faciasından sonra kömür endüstrisi ve maden tartışmaları tekrar başladı. Bu bağlamda bizde Latin Amerika kömür madenlerin genel görünümü kaleme almak istedik. Arjantin, Brezilya, Şili, Kolombiya, Meksika, Peru ve Venezuela'da linyitten antrasite kadar değişen kömür yatakları mevcut. 2019 itibariyle Brezilya, kabaca 7,3 milyar kısa ton (Kısa Ton 1.000 kilograma eşittir) olarak tahmin edilen en büyük kömür rezervine sahip Latin Amerika ülkesi. Kolombiya, yaklaşık 5 milyar tonla ikinci sırada yer alıyor. Bu arada, Meksika ve Şili, her biri yaklaşık 1,3 milyar ton kömür rezerviyle sırasıyla üçüncü ve dördüncü sırada.

Brezilya'da Pensilvanya, Permiyen Triyas, Jur ve Kretase ticari yataklar mevcut. Kömür yataklarının çoğu 3 m'den daha az kalınlıkta, ancak bazıları 5 ila 8 m kalınlığa kadar yükseliyor. Brezilya ve Meksika'daki kömürün çoğu, düz veya hafifçe eğimli kayalardan oluşur. Diğer ülkelerde, kömür yatakları genellikle kıvrımlı ve faylıdır ve yer yer And yükselmesiyle magmatik kayalar tarafından kesilir.

Mevcut verilere dayanan tahminler, en büyük kömür kaynaklarının, yaklaşık 10 milyar mt, (MT: Metrik Ton. 1 metrik ton yaklaşık 1.000 kilograma eşdeğerdir). Kolombiya'da olduğunu göstermektedir. Brezilya, Venezuela, Meksika ve Şili'deki kaynakların her ülke için 1 milyar mt'dan fazla olduğu ve Arjantin ve Peru'daki kaynakların her ülke için 250 milyon mt'dan fazla olduğu tahmin ediliyor. 

Brezilya, Şili, Kolombiya ve Meksika'nın her biri, ağırlıklı olarak kömür olmak üzere 3 milyon mt'dan fazla üretiyor. İthal kömürün neredeyse tamamı, kok üretimi için yerli kömürle karıştırılan düşük uçucu bitümlü kömürden oluşuyor. Çok az kömür ihraç edilebiliyor. Latin Amerika çok sayıda sektörde yükselen bir ekonomi olabilir, ancak madencilik endüstrisinde önemi uzun zamandan beri kurulmuştur. İspanyol ve Portekiz sömürge yönetimi altında 16. yüzyılın başlarına kadar uzanan bölgedeki maden kaynaklarının ticari sömürüsüne ilişkin ilk Latin Amerika ülkeleri o zamandan beri çeşitli metaller için küresel üretimin en üst sıralarına tırmandı. 

Latin Amerika'nın kömür varlıklarının yaklaşık yüzde 60'ı metalürjik düzeydedir ve genellikle 'koklaşabilir taş kömürü' olarak adlandırılır. Bu nedenle, çelik endüstrileri olan Brezilya, Meksika ve Şili'de, bölge dışına ihracat için hala bir kömür pazarı var. Dünya çapında bakır üreten lider şirket Codelco (Şili), Latin Amerika'da gelir bakımından lider madencilik şirketi Vale (Brezilya), gelir açısından Meksika'da lider madencilik şirketi Amerika Madencilik Şirketidir.

Brezilya kömür bölgeleri 

2021'de, alt bitümlü kömür, Brezilya'nın kömür üretiminin üçte ikisinden fazlasını oluşturdu ve 5 milyon tonu aştı. Bu arada, linyit, yaklaşık 2,1 milyon kısa tonla Brezilya'nın kömür üretiminin yaklaşık yüzde 28,5'ini temsil ediyordu. Aynı yıl, Brezilya'da kömür üretimi kabaca 7.35 milyon kısa tona ulaştı. Brezilya'da kömür üretimi, 2021'de bir önceki yıla göre yaklaşık yüzde 19 artışla yaklaşık 7.35 milyon kısa ton seviyesinde gerçekleşti. Güney Amerika ülkesinde kömür üretimi, 2013 ve 2017 yılları arasında bildirilen yüzde 44'lük bileşik düşüşün ardından 2017'den bu yana yıllık olarak sürekli bir büyüme gösteriyor. 2021'de kömür, Brezilya'nın birincil enerji tüketiminin yaklaşık yüzde 5,6'sını oluşturuyordu.

Brezilya'da beş kömür bölgesi var: 
1) Yukarı Amazon havzasının Pébas Formasyonu'ndaki Pliyosen kömürü; 
2) Rio Fresco bölgesinin Rio Fresco Formasyonu'ndaki eopaleozoyik kömür; 
3) Tocantins-Araguaia bölgesinin Piauí Formasyonu'ndaki Pensilvanya kömürü, batı Parnaíba havzası; 
4) Doğu Parnaiba havzasındaki Poti Formasyonu'nda Mississippian kömürü; 
5) Paraná havzasında Geç Karbonifer veya Erken Permiyen kömürü. Paraná havzası, Gondwana dizisinin Rio Bonito Formasyonu içinde yer alan ülkenin tüm ticari kömürünü içerir. Toplam bloke rezervler 3,2 milyar mt olup, bunun yaklaşık 5,6 milyon tonu yıllık maden kömürü çıkarılmaktadır. 2020'de Brezilya Vale SA, net satış bazında Latin Amerika'nın önde gelen madencilik şirketi oldu. 40,8 milyar ABD doları değer üretti.  Companhia Vale do Rio Doce olarak kurulan şirket, 2020'de 300 milyon mt'un üzerinde demir üretimi ile dünyanın en büyük demir cevheri üreticilerinden biridir.

Kolombiya kömür bölgeleri

Kolombiya, Latin Amerika önemli bir kömür madencisi ve büyük bir kömür termoelektrik üreticisi. Buna rağmen bölgedeki çoğu ülkede kömür bağımlılığı yok. Ancak kömür, birkaç ülke için ihracat listesinin ve enerji matrisinin bir parçası olmaya devam edecek. Kolombiya, çoğunlukla ihracata yönelik yılda 90 milyon tonla en büyük kömür üreticisidir. 16 milyar tondan fazla kömür rezervine sahiptir.

Kolombiya kömür yatakları, Sabana de Bogota ve Boyacá havzalarındaki Mestrihtiyen-Paleosen'den Antioquia'daki Amagá-Titiribí havzasındaki Orta Oligosen'e kadar geniş bir alana yayılmıştır. Yalnız bu kömür yatakları linyitik düzeydedir, ancak yoğun And tektonizmi nedeniyle yüksek ve orta uçucu madde içeriğine sahip bitümlü kömüre yükselmiştir. Bazı bölgelerde, porfiritik andezitin sokulmasıyla oluşan termometa-morfik hareketin bir sonucu olarak, kömür yatakları meta-antrasite dönüşmüştür. 

İncelenen ana havzalar Amagá-Titiribí (orta Oligo-sen), Santander (Paleosen-Oligosen), Valle del Cauca (Eosen), Cerrejón ve Jagua de Ibirico (Paleosen) ve Boyacá-Sabana de Bogotá (Mestrihtiyen-Paleosen)’dır. 1968'de Kolombiya'da yapılan değerlendirmeler, 5 milyar mt'luk işletilebilir kömürdü; bunun yüzde 5'i ölçülen kömür, yüzde 15'i belirtilen kömür ve yüzde 80'i çıkarılan kömürdü. Henüz keşfedilmeyi ve değerlendirilmeyi bekleyen bazı havzalar var; bu başarıldığında, Kolombia'daki toplam kömür kaynakları 10 milyar metrik tona kadar çıkabilir.

Şili, Arjantin ve Bolivya kömür bölgeleri 

Arjantin, Bolivya ve Şili'nin And Dağları'nın eteklerinde kömür taşıyan tabakalar uzanır. Arjantin'de San Juan, Mendoza, Neuquén ve Chubut eyaletlerinden karbonlu kömür yataklarının varlığı bilinmektedir. Permiyen kömürleri Arjantin'deki Córdoba, San Juan, Mendoza ve Chubut eyaletlerinde bulunmaktadır; Bolivya'daki Titicaca Gölü çevresinde; ve Şili'deki La Ternera ve Quilacoya'da yine kömür madenleri bulunmaktadır.

Genel olarak, Arjantin'in kömür yatakları, baskın jeolojik yaşlarına göre dört gruba ayrılır: Neojen, erken Tersiyer, Jura ve Triyas. Bu dört grup, ülkenin tektonik ve stratigrafik çerçevesi ile ilgilidir. Neojen kömürler esas olarak limnik kökenli allokton linyitik kömürlerdir; çok miktarda küle sahiptirler. Erken Tersiyer yaşlı yataklarda baskın olan, yerel olarak bazı koklaşma özelliklerine sahip hem limnik hem de paralik kökenli, alt bitümlü, yüksek uçucu kömürlerdir. Jura ve Triyas ise, aglomerasyon ve koklaşma özelliklerine sahip bitümlü kömürlere sahiptir. Sadece güney Arjantin'deki Paleojen Río Turbio ve Pico Quemado yatakları ayrıntılı olarak incelenmiştir. Kömür içeren erken Tersiyer Río Turbio yatağı, Arjantin'in yerleşik rezervinin yüzde 99'unu içeriyor. Dünya enerji krizinin bir sonucu olarak Arjantin kömürlerinin önemi daha da artacaktır.

Kömür, Şili elektrik arzında ve dünyada çok önemli olmaya devam ediyor. Aslında, 2017 yılında Şili'nin elektriğinin yüzde 39'u kömürden üretildi. Şili'de yenilenebilir kaynaklardan elektrik üretimi 2017 yılında toplam üretimin yüzde 10'unu temsil etti. Kuzey Şili'de kaydedilen büyük güneş radyasyonu nedeniyle, geliştirilmekte olan çok sayıda yeni proje var ve bu nedenle fosil yakıtlardan üretim daha az gerekli olacak. Her halükarda, kömür ünitelerinin kaldırılması, arz güvenliğini ve nihai kullanıcılara yönelik fiyatları etkilemeden yapılması gerekiyor.

Orta Amerika'daki kömür kaynakları 

Guatemala, El Salvador, Honduras, Nikaragua, Kosta Rika ve Panama cumhuriyetlerindeki kömür ve linyit yatakları bulunmakta. Ancak bu ülkelerin hiçbirinde ticari üretim geliştirilmemiştir.  Honduras'ın merkezindeki en az 6 bölgede kömür çıkıyor. Bunlar, Triyas-Jura ve Yoro bölgelerindeki ara katmanlardır. 

Meksika'nın Chiapas Eyaleti sınırına yakın batı-orta Guatemala'da, kömür yatakları muhtemelen El Plan Formasyonu ile ilişkilendiriliyor. Guatemala'daki Kretase karbonat kayalarındaki ince linyit yatakları önemli görünmemektedir. Panama, Kosta Rika ve Guatemala'da linyit yatağı bulunmakta. Panama'da bu linyit yatakları Gatún Formasyonu'nda bulunurken, Guatemala'nın Izabal bölgesinde Miyosen ile Pliyosen eski yatakları bulunuyor. Volkanik ve muhtemelen Pliyosen-Pleistosen tortul kayaçlarla ilişkili olarak, Orta Amerika ülkelerinin volkanik sehirlerindeki dağlararası havzalarda yerel boyutta çok sayıda ince linyit yatakları bulunur. 

Meksika'nın başlıca kömür bölgeleri 

Kuzeydoğuda Coahuila, kuzeybatıda Sonora ve güney-güneydoğuda Oaxaca’da ciddi oranda kömür vardır. Coahuila bölgesinde, Üst Kretase kayaçlarında bitümlü kok kömürleri bulunur. Sonora bölgesi, muhtemel termal metamorfizma tarafından değiştirilmiş Üst Triyas antrasit kömür yatakları bulunmaktadır. Oaxaca bölgesi, Alt ila Orta Jura’da taş kömürü içerir. 1973'e kadar, yalnızca Coahuila bölgesinin kömür yatakları ticari olarak geliştirildi. Sonora ve Oaxaca bölgelerinin kömürleri, elverişsiz jeo-ekonomik koşullar ve keşif eksikliği nedeniyle gelişmemiştir. 1973 yılına kadar, Coahuila bölgesi, çoğu kok üretmek için kullanılan yaklaşık 110 milyon mt kömür üretti. Mevcut üretim yılda 4.250.000 mt'dir. En büyük madenler arasında ayda 40.000 metrik ton üretim yapan bir yeraltı madeni (Sabinas no. 2) ve bir açık ocak madeni (La Florida) bulunmaktadır.

Sonora ve Oaxaca bölgelerinde sadece birkaç sınırlı sondaj projesiyle yerel olarak tamamlanan keşif-jeolojik araştırmalar yapılmıştır. Coahuila bölgesinde keşif daha kapsamlı olmuştur. Potansiyel kömür kaynaklarına sahip tamamen keşfedilmemiş birçok alan var. Coahuila bölgesinin Sabinas bölgesindeki tahmini kaynaklar, yerinde rezerv olarak sınıflandırılan toplam 1.781 milyon mt ve Sabinas bölgesinin kuzeyinde, Río Escondido havzasında, tahmini kaynaklar ölçüldüğü gibi sınıflandırılan toplam 120 milyon mt, Oaxaca bölgesindeki Mixtepec ve Tezoatlán kömür sahalarında, tahmini kaynaklar toplam 24 milyon mt olarak belirlenmiştir. 

Ekvador kömür bölgeleri

Güney Ekvador'un kömür yatakları, 2.000 ila 3.000 m yükseklikte topografik havzalarda bulunan Tersiyer havzalarının kalıntılarıdır. Son haritalama, bozulmamış kömür yataklarının geniş alanların altında olabileceğini, ancak örtü kalın olduğu için dokunulmadan kalacaklarını gösteriyor.  Çoğunlukla alt bitümlü kömür ve linyit içerirler. Malacatus ve Loja havzalarının açıkta kalan damarlarındaki rezervlerin her birinin kabaca 1 milyon metrik ton olduğu söyleniyor; Cañar-Azuay havzasında, rezervlerin kabaca 20 milyon mt olduğu tahmin ediliyor. 

Peru kömür bölgeleri

Peru'nun kömür yatakları, Alt Kretase Goyllarisquizga Grubunun doğu, güney ve batı olmak üzere üç bölgededir.  En önemli kömür sahaları Goyllarisquizga, Jatunhuasi, Oyón ve “Kuzey Antrasit” sahalarıdır. 1903'ten beri sürekli üretimde olan Goyllarisquizga sahası, Cerro de Pasco Corporation'ın La Oroya'daki tesisi için metalürjik kok yapmak için kullanılan en az 8.800.000 mt bitümlü kömür üretti. Jatunhuasi sahası, kıtasal bölünmenin doğusundaki uzun ve dar bir kömür kütlesidir. Cerro de Pasco Corporation kanıtlanmış rezervler önemli ölçüde daha az olmasına rağmen, yaklaşık 8 milyon mt'luk bir kaynak potansiyeli ile şirketin ana tedarik kaynağını oluşturmaktadır. Kömür yatakları Goyllarisquizga sahasındakilerden farklı özellikler sergiler ve kül içeriği genel olarak Goyllarisquizga sahasındaki kömürden daha düşüktür.

Kuzey Peru'daki kömür antrasit derecesindedir. Bu bölgedeki kömür içeren kayalar, Santa Nehri vadisinden yukarı Chicama Nehri'ne kadar uzanır. Kömür yatakları hem Chimú hem de Farrat Formasyonlarında bulunur. Şimdiye kadarki en önemli bölge, uygun bir pazar bulunabilirse önemli bir tonajın geliştirilebileceği yukarı Chicama bölgesidir.
İnkalar ve ilgili uygarlıklardan bu yana Latin Amerika, madencilik sektöründe önemli bir faaliyet gördü. Gerçekten de kıtanın bol doğal kaynakları, İspanya, Portekiz ve diğerlerinin sömürgeci genişlemesinin başlıca nedenlerinden biriydi. Yüzyıllar boyunca, endüstri gelişmeye devam etti.

Endüstriye genel bakış

Avrupa kolonizasyonu sırasında üç yüzyıldan fazla ağır gümüş ve altın çıkarılmasına rağmen, Latin Amerika'nın küresel değerli metaller pazarındaki önemi azalmadı. Şu anda Peru, dünyanın en büyük gümüş rezervlerine ev sahipliği yaparken, Meksika, Şili ve Bolivya ilk on arasında yer alıyor. Bu ülkeler, Arjantin ile birlikte, bölgeyi 2019'da dünya çapında üretilen gümüşün yarısından fazlasından sorumlu hale getirdi. Peru ve Meksika aynı zamanda Latin Amerika'nın önde gelen altın üreten ülkeleridir ve Brezilya ve Arjantin bunu yakından takip etmektedir.

World Mining Data 2019 tarafından yayınlanan istatistikler, o yılki toplam küresel madencilik üretiminin %6,6'sının Latin Amerika'dan (örneğin, Afrika'dan gelen %5,6 ile karşılaştırıldığında; bununla birlikte, bağlam içine yerleştirildiğinde, küresel üretimin %57,9'unun Asya'dan geldiğini) göstermektedir). Latin Amerika'daki eğilim ise üretimin artması yönünde. 2000-2017 döneminde üretim %24,3 arttı. Elbette üretim, COVID-19 pandemisi nedeniyle yavaşladı, ancak virüs özellikle Latin Amerika'da etkili olsa da, uzun vadeli eğilimin devam etmeyeceğine inanmak için hiçbir neden yok.

Mevcut mineraller

Bölgedeki çoğu ülke bazı maden kaynaklarına sahipken, Şili, Peru, Brezilya ve Meksika toplam maden ve metal ihracatının %85'ini oluşturuyor. Muhtemelen Latin Amerika'da en çok kullanılan metaller bakır, demir cevheri, altın ve gümüştür. Şili, küresel üretimin yaklaşık %25'inden sorumlu olduğu için bakır özellikle önemlidir. Bu seviyede, Şili dünyanın önde gelen bakır ihracatçısı ve Peru'nun hemen arkasında yer alıyor. Brezilya üçüncü en büyük küresel demir cevheri üreticisidir ve Meksika en büyük gümüş üreticisidir (Peru'nun daha büyük rezervleri olmasına rağmen). Kolombiya en büyük kömür üreticisi konumunda. Kıta, 2018'deki küresel gümüş üretiminin yarısından fazlasını gerçekleştirdi. Bu nedenle, birçok mineralde Latin Amerika baskın üreticidir. Emtia sömürüsünden elde edilen gelirin Latin Amerika'daki birçok ülkenin ekonomisine katkısı önemlidir. Örneğin, mevcut istatistiklere göre, Brezilya'daki toplam yıllık emtia üretimi 95 milyar doları aştı. Meksika’da 65 milyar dolar civarında.  Şili’de 34 milyar dolar. Ekvador ve Peru gibi diğer ülkelerde, genel GSYİH'ya katkısı nedeniyle madencilik endüstrisine oldukça bağımlıdır.

Pil metalleri ve lityum

Son yıllarda kömür, Latin Amerika elektrik üretim karışımında önemli bir rol oynadı. En büyük altı bölgesel ekonomide, kömür üretimi elektrik üretiminin yüzde 10'unun oldukça altında yer alıyor. Dikkate değer bir istisna olarak Şili, bir dizi iç (kuraklık, deprem) ve dış (Arjantin gaz üretimindeki düşüş) faktörler nedeniyle Şili, son on yılda kömüre olan bağımlılığını hızla artırarak 2016 yılına kadar enerji üretiminin yüzde 40'ını aştı. Akıllı şebekeler, akıllı binalar ve diğer dağıtık üretim seçenekleriyle birlikte pil depolama maliyetleri de hızla düşüyor. 

Batarya metallerinin tedarikini güvence altına alma yarışı, son zamanlarda çok fazla ilgi gördü (çoğunlukla Çin).  Bu sözde stratejik metallerin mevcudiyeti hem elektrikli araçlar hem de yeni pil teknolojilerinin gelişimi için gerekli olacak. Dolayısıyla bu durum minerallerin tedarikini güvence altına almak için çeşitli girişimlerde bulunulmasına yol açtı. Pil teknolojisi için temel ürünler lityum, kobalt, manganez ve grafittir. Lityum hem sert kaya hem de tuzlu su formatında bulunur, ikincisi genellikle kullanımı daha kolay kabul edilir. Latin Amerika, lityum tuzlu suları açısından özellikle zengindir. Şili ve Arjantin sırasıyla %30.3 ve %11.5'e ev sahipliği yapmaktadır. Lityumsuz üretimi düşünen çok az güncel pil teknolojisi var. BM Latin Amerika ve Karayipler Ekonomik Komisyonu, bölgenin bir bütün olarak küresel lityum rezervlerinin %61'ine sahip olduğunu ve bunun açıkça stratejik bir konum olduğunu tahmin ediyor.

Sonuç 

Her şeyden önce, Latin Amerika önemli miktarda mineral ve ilgili kaynaklara ev sahipliği yapıyor. Bu nedenle, politik ve çevresel sorunlara rağmen, kıta her zaman uluslararası kaynaklar sektöründe faaliyet gösterenlerin yatırımları için aktif bir bölge olarak görülüyor. 2020'de Dominik Cumhuriyeti, elektrik üretiminin yüzde 28'inden fazlasının bu fosil yakıttan elde edilmesiyle, elektrik üretmek için kömüre en çok bağımlı olan Latin Amerika ülkesi oldu. İkinci sırada ise yüzde 20'lik payla Şili yer aldı. 

Sera gazı ve partikül madde yaymadan kömür yakmanın ekonomik olarak uygun bir yolu olmadığından, ülkeler sera gazı emisyonlarını azaltmaya çalıştıkça, termik kömür madenciliği ve elektrik enerjisi kullanımı net düşüşte. Bu nedenle, enerji şirketleri, yani çeşitli enerji üreten varlıklara sahip olan ve bunları üreten şirketler, ucuz doğal gaz ve yenilenebilir enerjiden kaynaklanan rekabet, termalin küresel varlık değerini oluşturmadan önce, 'karaya oturmuş' termal dereceli kömür madenlerini boşaltmaktadır.
 
Bununla birlikte, kömür madenciliği şirketleri, Asya ve Doğu Avrupa'nın büyük termal kömür pazarlarını tedarik etmek için proje geliştirme ve operasyonlar için hala borç alabilmektedir. Rainforest Eylem Ağı'nın "İklim Değişikliği Üzerine Bankacılık: Fosil Yakıt Finansmanı Rapor Kartı" raporuna göre, 10 banka 2016'dan 2017'ye kömür madenciliği ve elektrik kredilerini fiilen artırdı. Metalurjik kömür piyasalarının sağlığı, doğrudan çelik talebine bağlıdır ve termal için olandan çok farklı bir pazardır. 

HÜSAMETTİN ASLAN

Lisansını Kamu Yönetimi, yüksek lisansını Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler, doktorasını da Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler alanında ihtisas etmektedir. Çalışma alanı Latin Amerika, Ortadoğu ve Kuzey Afrika alanlarıdır. Prof. Dr. Mim Kemal Öke danışmanlığında yazmış olduğu “Brezilya’nın anatomisi ve Lula da Silva ile R.T. Erdoğan hükümetlerinin karşılaştırılması” tezi, Sosyal Bilimler Tez yarışmasında 1. olmuştur. Bir süre Sao Paulo Üniversitesi’nde misafir araştırmacı olarak çalıştı. 2016-2017 yılları arasında Brezilya’da Yunus Emre Enstitüsü Sao Paulo müdürü olarak görev yaptı. Milat, Ortadoğu gazeteleri ve Gerçek Hayat dergisinde yüzlerce makale yayımladı. Halen İndependent Türkçe ve Gazete Damga’da köşe yazıları yayımlanmakta; TV ve Radyo programlarında aktüel siyaset ve dış politika konularında görüş beyan etmektedir.