×
İNGİLTERE
18.05.2023

ANALİZ

Tahtın Ardındaki Güç: İngiliz Siyasetinde Kraliyetin Etkisi Ne?

Kraliyet üyelerine hizmet eden kıdemli saray görevlilerinin çoğu, daha önce kamu hizmetinde yüksek seviyelerde zaman geçirmiştir. Kamuda üst düzey görevler üstlenen isimler de daha öncesinde kraliyet koridorlarında çalışmıştır.
İNGİLİZ KRALİYET ailesinin resmi hikayesi açık: Sert güç söz konusu olduğunda, harap durumdaki sarayların dışına konuşlanmış birkaç eski silah ve ara sıra törensel kılıç dışında görülecek pek bir şey yoktur. Hükümdarın başbakanı keyfine göre seçebildiği günler çoktan geride kaldı.  

Anayasa uzmanları, İngiltere'de hükümdarın etkili bir şekilde sınırlandırıldığına ve gündelik siyaset hakkında konuşmasının yasaklandığına dikkat çekiyor. Kral, siyasi açıklamalar yapmamalı. Kağıt üzerinde ülkenin kanunları kral adına çıkarılırken, pratikte krallar hükümetin aldığı kararlara tabi. İç savaşla şekillenen dönemin ardından parlamentonun anayasal monarşiye geçtiği 1689'dan beri durum esas olarak bu. 

Ancak gerçek, daha karmaşık. 2023'te İngiltere, hâlâ kraliyet düzeninin ülkenin yönetimine hakim olduğu bir yer. Birleşik Krallık’ın yeni bir kralı taçlandırdığı bu günlerde, Politico dergisi, monarşinin İngiliz siyasetindeki etkisinin, gücünün ne olduğu ve bunu nasıl kullandığı sorusunun peşinden giderek kraliyet saraylarında ve devlet dairelerinde çalışma deneyimi olan, mevcut ve eski yetkililerden aktarılan önemli bilgiler sunuyor.

Sarayın gölgesi, İngiliz siyasi yaşamının her noktasının üzerine düşüyor. Sadece hükümetle bürokrasi arasındaki ilişkinin üzerine değil, aynı zamanda İngiliz siyasetindeki süreklilik ve istikrarın üzerine de düşüyor. Kriz anlarında, bazen bir başbakanın kaderi, tahtın gizli gücüne bağlı olabilir.  

“Kraliyet derin devleti” 

İngiltere’nin seçilmiş politikacıları kendi başlarına hiçbir şey yapamazlar. Planlarını eyleme geçirmek için yetkililere ihtiyaç duyarlar. Birleşik Krallık'ta, İngiliz hükümetinin departmanlarında memur olarak çalışan 510.000'den fazla personel var. Hükümdar gibi, hepsinin dürüstlükle ve (birkaç istisna dışında) katı siyasi tarafsızlıkla çalışması amaçlanır. Ayrıca - monarşi gibi – kalıcıdırlar da. 

Kıdemli bir devlet memuru "İşe ilk başladığınızda böyle düşünmüyorsunuz, ancak zamanla kuruluşun kalıcı bir parçasına dönüşüyorsunuz" diyor. “Kamu bürokrasisi ve monarşi, hepsi sistemin bir parçası. Biz müesses nizamın ta kendisiyiz. Kuralları biz koyuyoruz.” 

Pek çok kamu hizmeti işinin siyasi atamalarla biçimlendiği ve bürokrasinin her iktidar değişiminde rotasyona tabi olduğu ABD’nin aksine, İngiltere’de yeni bir hükümet seçtiğinde, yetkililer görevlerinde kalır. Birçoğu, hemen tüm çalışma hayatlarını kamu hizmetinde geçirir. Yönetimler gelip geçicidir. Ancak bürokratlar, farklı siyasi partiye mensup bakanlara, kamu görevi bilinciyle tavsiye ve politika seçenekleri sunar. Bir yetkili, "Onlar hem kraliyet görevlileri hem de kamu görevlileridir. Arada doğrudan bir bağlantı var" diyor. 

Devlet bakanlıklarında, kralın (veya kraliçenin) portreleri duvarlara asılır. Bu, yetkililerin kalıcı bir devlet makinesinin parçası oldukları ve ülkeye karşı yalnızca politikacıların kararsız iştahlarını beslemekten daha üstün bir sorumluluklarının olduğu hissini güçlendirir. Eski bir üst düzey yetkili, "İçimizde siyasetten daha büyük ve daha önemli bir şey için çalıştığımıza dair bir his var" dedi. "Esas olarak hepimiz kraliçe veya kral için çalışıyoruz." 

Bir yetkili, politikacıların monarşi ve kamu hizmetinden oluşan sandviçteki “et" gibi olduğunu söyledi. "Ancak her iki dilim de sonunda çoğu durumda günün seçilmiş hükümetine boyun eğmek zorunda olduklarını biliyorlar." 

Bu, her türden politikacı için sorun teşkil eden bir gerçek. Kendilerinden önceki Tony Blair gibi eski başbakanlar Boris Johnson ve Liz Truss, devrim niteliğinde reformlar gerçekleştirmek istediler, ancak onlar veya müttefikleri hep kamu hizmetinin / bürokrasinin yollarına çıktığını düşündüler.  

Görevden ayrıldıktan sonra Blair, İngiliz siyasetinde bürokrasinin sarsılmaz zihniyetinin değişime karşı mücadele ettiğinden yakınıyordu. Truss, müesses nizamın karanlık güçlerinin, kendi iktidarına ve yönetim süreçlerine engel olduğundan şikayetçiydi. 

Önde gelen Muhafazakar siyasetçilerden Dominic Raab, geçen ay yapılan soruşturmada, bakanlıktaki kamu görevlilerine karşı kötü davrandığının anlaşılmasının ardından Adalet Bakanlığından istifa etmek zorunda kaldı. İstifa ettiği Muhafazakar hükümet, kamu bürokrasisiyle uzun süredir devam eden bir kan davası içinde. Bu çatışma her iki taraftaki pek çok üst düzey ismin işine mal oldu. Bu çatışma, bazı yönlerden, halkın seçilmiş temsilcileri ile başında monarşinin bulunduğu eski İngiliz düzeni arasındaki bir savaş.  

İngiliz devletinin en tepesinde, memurların kraliyet için çalıştığı duygusu tam anlamıyla doğrudur. Önde gelen kraliyet mensuplarına hizmet eden kıdemli saray mensuplarının çoğu, daha önce kamu hizmetinde yüksek seviyelerde zaman geçirmiştir. Ve bunun tersi de geçerlidir. 

Kral III. Charles'ın en üst düzey yetkilisi Clive Alderton'u ele alalım. Alderton, kariyerinin başında Dışişleri Bakanlığı'nda diplomat olarak görev yaptı. Sonra altı yıl boyunca Prens Charles'ın özel sekreterliğini yaptı. 2012'de Fas büyükelçisi olarak Dışişleri Bakanlığı'na geri döndü ve 2015'te Charles'ın özel sekreteri olarak kraliyet ailesine geri dönerek eski adımlarının izini sürdü.  

Alderton'dan önce Charles'ın özel sekreteri olan William Nye, hükümet operasyonlarının merkezinde yer alan bir başka eski kıdemli memur ve üst düzey güvenlik görevlisiydi. Kralın en yüksek yönetici olduğu İngiltere Kilisesi'nin en kıdemli yetkilisi olarak, başka bir ifadeyle kraliyetin farklı bir kurumunda çalışmak üzere kraliyet ailesinden ayrıldı. 

Ülkedeki en güçlü yetkili olan Simon Case, uzun bir kamu hizmeti döneminin ardından Prens William'ın özel sekreteri olarak kraliyet ailesi için çalıştı. 2020'de kraliyet ailesinden ayrıldı ve Başbakan Johnson'ın ofisini yönetmek için Downing Street 10'a geri döndü. Aynı yıl Birleşik Krallık kamu hizmetinin tepe noktası olan kabine sekreteri görevine terfi etti. 

Şu anda Prens William'ın ekibini yöneten Jean-Christophe Gray, daha önce Hazine'de ve başbakan olduğu dönemde David Cameron'ın baş sözcüsü olarak çalıştı. Ayrıca Başbakan Johnson Downing Street 10 kadrosu için Samantha Cohen'i işe aldı. Cohen, Prens Harry ve Meghan Markle için çalışmıştı. Liste böyle devam ediyor.  

Sistem içinde çalışan birçok yetkili, hükümet merkezi olan Whitehall ile kraliyet sarayları arasındaki döner kapıda bir sorun görmüyor. Kraliyet ailesinin hükümetin işleyiş şeklini anlayan yetkililere güvenebilmesinin iyi bir şey olduğunu söylüyorlar.  

Ancak bazen, bu eski bağlantılar yönetim ve siyasette kendilerini hissettirir. 

Altın Üçgen

Siyasi kriz zamanlarında, örneğin bir genel seçimden net bir kazanan çıkmadığı zamanlarda, ülkenin kaderi “Altın Üçgen”e bağlıdır: Kabine sekreteri, Kraliyet özel sekreteri ve Başbakan özel sekreteri. Üçlü, karşılaştıkları anayasal zorluk ne olursa olsun, çözüm bulmaya çalışırken, en temel öncelikleri hükümdarı oyunun dışında tutmaktır. Bir kral veya kraliçe, ülkeyi kimin yöneteceğini seçmek zorunda kalırsa, bu, monarşinin tarafsızlığını baltalar ve kurumun kendisi için varoluşsal bir tehdit oluşturur.  

Adını eski bir kraliyet yardımcısından alan Lascelles ilkeleri, hükümdarın başbakanın erken seçim talebini şu üç durumda reddedebileceğini belirtiyor: Mevcut parlamentonun hâlâ göreve devam edebilir olması, seçimin ekonomiye zarar verecek olması ve hükümetin ömrüyle ilgili sorunun başbakandan kaynaklanıyor olması. Bu kriterler, Altın Üçgen üyelerinin hükümetle ilgili karar verirken dikkate almaları gereken kılavuzlardır. Onlar kanun değildirler.

Bir kral ilan etmek 

6 Mayıs Cumartesi günü, İngiliz müesses nizamının seçkin üyeleri, 1066'dan beri, taç giyme töreninin yapıldığı Westminster Abbey'de yeni kralı taçlandırmak için toplandılar.  

Ülkenin en uzun süre hizmet veren hükümdarı Kraliçe II. Elizabeth'in geçen yıl ölümünden sonra, taç giyme töreni, yeni kralı yetkilendirmek için hayati bir adım. Tören, deneyimsiz bir hükümdarı cüppeler ve mücevherlerle donatarak kelimenin tam anlamıyla bir “kral inşa etmek” için devletin araçlarının kullanıldığı ana işaret ediyor. Yeni imparatorun rolüne uygun görünmesi için eski giysiler giymesi gerekir. 

O giysiler gerçekten çok eski. Elizabeth II'nin son taç giyme töreni 70 yıl önce yapıldı. Olayı organize eden hükümet bakanları ve memurlar, ne yapacaklarına karar vermek için eski kayıtların tozunu almak zorunda kaldılar. Başbakan Yardımcısı Oliver Dowden'ın ekibi, taç giyme yeminini parlamentoda oylamaya sunup sunmayacağına karar vermek zorunda kaldı. Bu konuda bir yol gösterici olarak Winston Churchill'in açıklamalarına döndüler.

Hükümet yetkilileri, Charles'ın şu anki Başbakan Rishi Sunak ile ilişkisinin sağlıklı ve saygılı olduğuna inanıyorlar. Ancak tanıştıklarında gerçekte neler olup bittiğini kimse bilmiyor. Kral her hafta başbakanla özel bir "görüşme" düzenliyor. İkisinden başka hiç kimsenin olmadığı toplantıda, hiçbir kayıt tutulmuyor. 

Kralın politika konularında hükümete ne kadar baskı uyguladığı belli değil. Charles’ın, çevre veya tarihi koruma gibi konularda zaman zaman Galler Prensi olarak açıklama yapabileceği konuşulsa da kendisi bir zamanlar keyif aldığı “haçlı seferleri” kampanyalarına artık devam edemeyeceğini anladığını söyledi.  

2015'te Guardian gazetesi, Charles'ın on yıl önce Irak'taki askerler için teçhizattan bitkisel ilaçlara ve porsukların itlafına kadar çeşitli konularda Blair hükümetiyle ısrarla lobicilik yaptığını ortaya çıkardı. 

Charles ve liderliğini yaptığı siyasi düzen için riskler yüksek. 6 Mayıs'taki taç giyme törenini herkes kutlamadı. BBC tarafından yakın zamanda yayınlanan bir anket, 18-24 yaş grubunda monarşiye karşı olanların onu savunanlardan daha fazla olduğunu gösterdi. Kraliyet ailesi risklerin farkında ve şimdiden yeni nesil modernleşmenin peşinde. Charles'ın varisi Prens William yeni bir operasyon direktörü arıyor ve bu kez Whitehall yerine özel sektörden birini işe almak istiyor. 

Artık kraliyet saraylarında çalışan eski hükümet yetkilileri, hükümeti Charles'ın iradesine boyun eğdirmeye çalışmak yerine, muhtemelen kral ve ailesinin siyaset alanına bulaşmaktan kaçınmasına yardım etmeye odaklanacaklar. Bir kraliyet gözlemcisinin sözleriyle, saray mensupları bunun nasıl yapılacağı konusunda "uzun ve sıkı düşünürler", ancak kıdemli kraliyet mensuplarının “alıcıları” kuvvetlidir. 

Charles daha aktif bir şekilde yönetime el atmaya karar verirse, mevcut veya gelecekteki herhangi bir hükümetle alenen çatışma riskine girmektense, şüphesiz gölgelerden uzaklaşmak için uğraşacaktır. 17. yüzyılda, İngiltere'nin ilk Kralı Charles, gerçekte kimin yetkili olduğu konusunda parlamentoyla ağır bir çatışma yaşandı. Sonuç, kanlı bir iç savaş, kralın idam edilmesi ve bizzat monarşinin (geçici olarak) kaldırılmasıydı.


Bu yazı 5 Mayıs 2023 tarihinde POLITICO’da “The power behinde the throne: Why the king is still king” başlığıyla yayınlandı. Kısaltılarak belli bölümleri çevirilen metinde editoryal düzenleme yapılmıştır.