×
İNGİLTERE
3.02.2023

ANALİZ

Siyaset ve Para: İngiliz Siyasetinin Daha Fazla Paraya İhtiyacı Var!

Son dönemde İngiliz siyasetinin parayla ilgili bir sorunu var: Yeterince parası yok! İngiliz siyaseti parayla işliyor. Ucuz olmanın yüksek bir maliyeti var.
BAZEN Westminster sanki nakit parayla yıkanmış gibi geliyor. Bir kripto para kralının, Eski başbakan Boris Johnson’a yaptığı 1 milyon sterlinlik (1,2 milyon dolar) bağış, İngiliz siyasi tarihinin tek seferde yapılan en büyük bağışıydı. Ek işle uğraşan milletvekilleri, son seçimden bu yana ikinci işlerden toplamda 17 milyon sterlin kazandı. Bir yayıncı olan Sky News ve bir haber şirketi olan Tortoise Media ortaklığıyla oluşturulan yeni bir veri tabanına göre, 2019'dan bu yana Westminster'a 180 milyon sterlinin üzerinde para aktı.

Ancak son dönemde İngiliz siyasetinin parayla ilgili bir sorunu var: Yeterince parası yok. Ülkede yıllık siyasi bağışların toplamı, kabaca Amerika'daki bir Senato seçim yarışının maliyetine eşit. Hayırsever bir milyoner, İngiltere'nin en büyük siyasi düşünce kuruluşlarının neredeyse tümüne fon sağlayabilir. Hükümette ve Parlamentoda çalışanların maaşları yetersiz. İngiliz siyaseti parayla işliyor. Ucuz olmanın yüksek bir maliyeti var.

Politik besin zincirinin en altından başlayalım. Bir bakan yardımcısı olmanın, bir boks torbası olarak hizmet etmekten, bir bakanın iç çamaşırıyla bir otel odasında dolaşırken konferans konuşmasını keskinleştirmesine yardım etmeye kadar uzanan pek çok rahatsız edici görevi vardır. Ancak işin önemi göz önüne alındığında, maaşı berbat olabilir. Sadece birkaç üst düzey yardımcı altı rakamlı maaş alıyor. Geri kalanı için, bütçeleri 100 milyar sterlinin üzerine çıkabilen bakanlık departmanlarının yönetilmesine yardımcı olmak üzere maaşlar 40.000 sterlin ile 80.000 sterlin arasında değişiyor. İngiltere’de, özellikle parlak oldukları için değil, korkunç koşullara katlanmaya istekli tek kişi oldukları için, 20'li yaşlarında bir bakanın peşinden koşan yardımcılar bulunabilir.

Hükümet cephesinden uzakta, işler daha da kötü. Muhalefet partilerine günlük parlamento işlerini finanse etmeleri için devletten “yıllık ödeme” yapılmasına rağmen, rakamlar oldukça düşük. Bir sonraki hükümeti kurma konusunda anlaşmazlığa düşen İşçi Partisi, geçtiğimiz günlerde yeni bir ekonomi politikası için bir başkan aradı. Teklif edilen maaş, 2 trilyon sterlinlik bir ekonominin yönünü şekillendiren kilit bir rol için yaklaşık 50.000 sterlindi. Güç beklentisi, birini başka bir yerdeki iyi maaşlı bir kariyeri bırakmaya teşvik etmek için yeterli olabilir. Ancak, bir görevin ağırlığı onları oldukları yerde tutabilir de.

Düşünce kuruluşları diyarında işler daha iyi değil. En büyüklerinin bile çok cılız bütçeleri var. Çözüm Vakfı gibi en tanınmışları, yılda 3 milyon sterlinin altındaki bütçelerle faaliyet gösteriyor. Düşük ücret neredeyse evrenseldir. Kıdemsiz bir araştırmacı yaklaşık 26.000 Sterlin kazanmayı planlayabilir, ancak bu, Londra'da yaşama ücretinin çok üzerinde olmayan bir miktar. Araştırmacıların, herhangi bir bankacının yanı sıra rakamları da ezebilmesi beklendiğinde, o zaman iş bulmak ve işe alım zorlaşır. Doğru becerilere sahip olanlar, Canary Wharf'ta çok daha fazlasını ödeyen bir bankada iş bulabilirler.

Bu önemli. Zira iyi hükümet, sağlıklı bir iyi fikir akışı gerektirir. Serbest piyasa ekonomisti Milton Friedman, bir krizde "sergilenen eylemlerin ortalıkta dolaşan fikirlere bağlı olduğunu" öne sürerken haklıydı. Ancak, ücret düşük olduğunda iyi fikirler üretmek da zorlaşır. Almanya cömert devlet finansmanıyla bu sorunu çözüyor. Amerika, siyasi yelpazenin dört bir yanından plütokratların düşünce kuruluşlarına nakit pompalamasını sağlayarak sorunu çözüyor. İngiltere, ikisinden de yeterince destek almayarak sorunu çözmeden öylece bırakıyor. Sonuç, değerli ama zayıf işler üreten veya derin sorunları çözmek yerine manşetlerin peşinden koşan bir düşünce kuruluşu bolluğudur.

Parasızlık aynı zamanda bu fikirleri uygulamaya koymakla görevli politikacıların kalitesini de düşürüyor. 1911'de ilk kez milletvekillerine maaş bağlandığında, maaşlar yılda 400 sterlin ya da o zamanın ortalama ücretinin kabaca altı katıydı. Şimdi bir milletvekili yaklaşık 84.000 sterlin kazanıyor; bu da ortalama tam zamanlı maaşın iki katından biraz fazla. (Tehlikeli harcama iddialarıyla maaşları artırabildiğimiz günler de çoktan geride kaldı.) Bu arada, profesyonel hizmetlerde yükseklerden uçanların gelirleri son birkaç on yılda patladı. Avukatlar, bankacılar ve hatta muhasebeciler artık yüksek maaşlara hükmediyor; doktorlar ve politikacılar gibi eski mali emsallerinin fazlasıyla önüne geçiyor. Politikada bir kariyerin fırsat maliyeti, en yetenekli olanlar için çok yüksek.

Siyasetin bedeli

Bu “ucuz mağaza” siyasetinin iyi tarafları var. Ucuz seçimler bir nimettir. 500 milyon sterlin harcanan bir kampanya, 50 milyon sterlinlik bir kampanyadan daha iyi bir hükümet üretemez. İnsanlar haklı olarak, bir “seçim silahlanma” yarışının bedelini ödemek için kendilerini durmadan bağış toplamaya adamış politikacılarla Amerikan tarzı bir “herkes için özgürlük” yaklaşımından korkuyorlar.

Maaşlarda cimrilik yapmak şüphesiz popülerdir. Politikacılar, (seçmenler siyasette maaş artışından hoşlanmadığı için) maaş zamlarından vazgeçmek konusunda birlerine düşüyorlar. Yine de halk, modern politikacılardan her zamankinden daha fazlasını bekliyor. Oylama kayıtları incelenir; gelen kutuları artık yazışmalarla dolu. Yarı sosyal hizmet uzmanı, yarı yasa koyucu, sonuçta bir milletvekilinin hayatı son derece yoğundur. Bir yandan seçmenler profesyonel milletvekilleri talep ediyor. Öte yandan, siyasetin ücretini ödemeye istekli değiller.

Milletvekili olmak her zaman yalnızca seçkin birkaç kişiye hitap edecektir. Ne de olsa ülkenin neredeyse yarısı sizden nefret ediyor; meslektaşlarınız, aşırı hırslı sosyopatlardan oluşan ve kendi kendini seçen bir grup. Ancak daha iyi ücret, korkunç işleri bile çekici hale getirebilir. Tesisatçılar kanalizasyon ve atık sudan geçtikleri için iyi para alıyorlar. Politikadakiler de kendi yöntemleriyle öyle. İnsanları siyasete yönlendirmek için yalnızca halkın canlılığına güvenmek, birisini hayatını tuvalet blokajını açmaya ikna etmek için iyi niyetin yeterli olacağını ummak kadar aptalca.

Parasızlık, siyaseti çoğunlukla zengin, deli, şişman veya aziz olanların insafına ve korumasına bırakır. Ne yazık ki İngiltere'nin siyasi yapısı için, azizlerin sayısı artık diğerlerinin gerisinde. Westminster'da biraz fazladan para, bu sorunu düzeltmek için baya fayda sağlardı. Seçmenler daha iyi bir siyaset standardı istiyorsa, birinin bunun bedelini ödemesi gerekir.


Bu yazı 19 Ocak 2023 tarihinde Economist’te “British politics needs more money” başlığıyla yayınlandı. Çeviride editoryal düzenleme yapılmıştır.