×
RUSYA

ANALİZ

Rusya’nın Herson’dan Çekilmesi Rusları Böldü

Rus askeri birliklerinin Herson’dan çekilmesinin ardından ülkede yaşanan tartışmalar, savaşın gidişatı konusunda Rusya’daki milliyetçi çevreler ile bazı finans grupları arasında ayrışmaların olduğunu gösteriyor.
UKRAYNA'DAKİ Rus birliklerinin komutanı Sergei Surovikin, 9 Kasım 2022’de, kontrolleri altındaki Herson kentinden Dinyeper Nehri’nin doğu kısmına çekilmelerinin ihtiyaç haline geldiği yönünde bir bildirimde bulunmasının ardından Rusya Savunma Bakanı Sergey Şoygu, bu teklifi kabul ederek Rus birliklerinin geri çekilmesini emretti. Rusya’nın bölgeden çekilmesi Rus elitleri arasında ve kamuoyunda ciddi tartışmalara yol açtı. 

Askeri birliklerin Herson’dan çekilmesinin bu denli etki/tepki uyandırmasının nedeni, bu bölgenin Rusya tarafından işgal edilen ve daha sonra da referandum düzenlenerek ilhak edilen bölgelerden biri olmasıydı. Rusya Devlet Başkanı 30 Eylül’de bölgelerin Rusya’nın bir parçası olduğuna dair kararı resmî törende ilan etmişti. Bu bağlamda Ruslar açısından bakıldığında Herson’dan çekilmek “Rus topraklarından” gönüllü olarak çekilmek anlamına gelmekteydi. 

Ruslar nezdinde Rusya’nın geri çekilmesi “acaba Rusya Ukrayna’daki savaşı kayıp mı ediyor?” sorusunu sormalarına neden oldu. Bu durumda Rusya’nın bu kararıyla ilgili yetkililer ve önde gelen toplum temsilcileri açıklama yapmak durumunda kaldı.

Prigojin, Kadirov ve Dugin

Savunma Bakanlığı’nın Herson’dan ayrılma kararı, Vagner Özel Askeri Şirketinin sahibi Yevgeny Prigojin ve Çeçenistan Lideri Ramzan Kadirov tarafından desteklendi. Prigojin bu kararı “zor” olarak nitelendirirken, Kadirov, “zor ama doğru bir seçim yapıldığını” açıkladı.
Bu açıklamalar kendi içinde de bazı çelişkiler içermekteydi. Çeçenistan lideri Kadırov, daha önceki açıklamalarında Kremlin’in Ukrayna kararlarını eleştirmekteydi. Kadırov, Ukrayna’da Rusya’nın cesurca hareket etmediğini, Ukrayna’nın tamamını ele geçirmek için daha kararlı davranması gerektiğini söylemekteydi. Kadırov’un bu ilk açıklamaları Savunma Bakanına yönelik bir eleştiri olarak görülmüş ve Kremlin Sözcüsü Dmitri Peskov, Kadırov’a cevap verirken dış ilişkilere fazla müdahale etmemesi gerektiğini söylemişti. Bu açıklamaların ardından Peskov-Kadırov tartışması başlamıştı. 

Vagner Özel Askeri Şirketinin sahibi Prigojin’in açıklaması da anlaşılır olmakla birlikte, bu yapı Rusya’nın Ukrayna savaşındaki araçlarının ayrı bir kolu olarak öne çıkmaktadır. Daha önce Kremlin, Rus anayasası ve kanunlarına göre “Vagner” diye yasal bir yapının olmadığını dile getirmekteydi. Ukrayna savaşının başlangıcından bu tarafa uzanan zaman dilimi içinde Vagner, Rus kamuoyunda Rusya Savunma Bakanlığından daha popüler hale gelmişti. Vagner’in paralı askerlerinin düzenli ordu mensubu askerlerden daha başarılı olduğu söyleniyordu. Hatta Rusya’da “Rusya Dünyası” ve “Neo-Avrasyacılık” akımlarının fikir babası/ideoloğu olan Aleksandr Dugin, Kadırov ve Vagner sahibi Prigojin hakkında “gerçek vatan sever” olduklarını söylemişti. Fakat, Rusya’nın Herson’dan geri çekilme kararının ardında Dugin de bu kararı eleştirmeye başladı. 

Dugin, yayınladığı açıklamada, “Herson: son geri çekilme hattı” olduğunu, Herson’un Rusya’nın diğer (Belgorod, Kursk, Donetsk veya Simferopol) şehirleri gibi bir Rus şehri olduğunu, Herson’u teslim edenin Rus olamayacağını söylemişti. Dugin, Herson’un teslim edilmesinin sorumlusu ve suçlusunun iktidar olduğunu, halkın iktidarı mutlak yetkilerle donatma nedeninin Rusya’yı korumak olduğunu, eğer bu sorumluluğunu yerine getirmiyorsa o zaman akıbetinin kötü olacağını ifade etti. 

Ruhbanlar ve Oligarklar arasında ayrışma mı?

Dugin’in de üyesi olduğu ve Rusya’nın aşırı sağ kesimini temsil eden İzborskiy Klub platformu üyesi Kiril Florov, bu kararla ilgili Rus ruhban sınıfıyla Rus oligarklar arasında da bir ayrışmanın olduğunu yazdı. Florov, Doğu Ortodoks piskoposu Metropolitan Tikhon’un, başta Harkov ve Odessa olmak üzere “Rusya toprağı” olarak gördükleri bölgeleri savunarak aynı zamanda Brest Barışına karşı mücadele ettiğini söyledi. Brest Barışı veya Brest-Litovsk Antlaşması, 3 Mart 1918 tarihinde Lenin liderliğindeki Bolşevik Rusya ile Alman İmparatorluğu, Avusturya-Macaristan İmparatorluğu, Osmanlı Devleti ve Bulgaristan Krallığı arasında imzalanan ve Moskova’nın Avrupa’daki topraklarının büyük bir kısmından vazgeçtiği bir anlaşmaydı. Bu anlaşma dönemin Rus iktidarının kapitülasyonu olarak kabul edilmektedir. 

Florov’a göre eğer yeni bir “Brest Barışı” yapılırsa bu Rusya’nın sonu olacak. Ona göre Metropolitan Tikhon bu barışın yapılmaması için her şeyi yapmaya çalışmakta ve Ukrayna topraklarından geri çekilmeyi destekleyenlerin bu planını engellemeye çalışmakta. Florov, Herson’u teslim ederleri “Kolektif Abramoviçler” olarak tanımlıyor. Abramoviç, Putin’e yakınlığıyla bilinen ve son zamanlarda Ukrayna ile görüşmelerde aktif rol üstlenen Rus oligarklardan biri. “Kolektif Abramoviçler” ifadesi ise Herson’dan geri çekilme kararının oligarklar tarafından yapıldığını alındığını ifade ediyor. Florov’a göre, Roman Abramoviç ve çevresi, Herson’dan çekilmeyi talep eden Kremlin’deki elitleri oluşturuyor. Bu bağlamda savaşın gidişatı konusunda Rusya’daki bazı dini müesseseler ile Kremlin’deki bazı finans grupları arasında ayrışmaların olduğu görülüyor. 

Benzeri bir görüş, Voenoe Obozrenie (Askeri Gözlem) dergisi tarafından yayınlanan yazıda da dikkat çekiyor. İktidara yakın ve daha çok sağ görüşlü yazılar yayınlayan dergi, Rus birliklerinin Herson’dan çekilmesinde Abramoviç’in de etkisinin olduğunu ve fakat bu konuda onun yalnız olmadığını öne sürüyor.  Dergi ayrıca Rus birliklerinin Herson’dan çekilmesinin ardından, daha önce Batı tarafından bloke edilen 6 milyar doların Abramoviç’e iade edildiği iddiasında bulundu. Aslında Abramoviç bu hediyeyi (dondurulmuş paraların erişime açılması) Rus ve Ukraynalı savaş esirlerinin değiş tokuşuna aktif katılım sağladığı için almıştı. Dergi dolaylı olarak Herson’dan çekilmeyi de buna bağlıyor. 

Dergideki yazıda aynı şekilde, ABD enerji sektörüyle ilgili işlemler için izinleri uzattığı belirtiliyor. Söz konusu izin kapsamında bu tür işlemlerin 15 Mayıs 2023’e kadar Rusya’nın dev finans kuruluşları ve Rusya Merkez Bankası aracılığıyla yapılabileceğine işaret ediliyor.  Böylelikle daha önce kararnameyle yasaklanmış olan tüm işlemlere artık 15 Mayıs 2023 tarihine kadar izin tanınmıştır.  İşlemlere izin verilen kuruluşların isimleri arasında Sberbank, VTB, Alfa-Bank, Otkritie, Sovcombank, Vnesheconombank bulunmaktadır. Bu da Rusya’da finans çevrelerinin Herson’dan geri çekilme konusunda büyük rol oynadığını göstermektedir. 

Kremlin siyasi analisti Sergei Markov’a göre, Herson’un teslim olması “SSCB’nin çöküşünden bu yana Rusya’nın en büyük jeopolitik yenilgisiydi.” Markov bunun “elbette, nüfusun ruh haline ve ordunun morallerine büyük bir darbe” olduğunu, aynı zamanda “Putin’e duyulan saygıya ve iyimserliğe de bir darbe” olduğunu ifade etti.

Sonuç olarak Rusya’nın Herson’dan çekilmesinin Rusya’da ayrışmalara yol açtığını ifade etmek mümkün. Bu tek bir örnek değildir. Zaman zaman Rus elitleri arasında benzeri süreçler yaşanıyor. Rusya’da önemli bir kesim Ukrayna’daki savaşın daha sert bir biçimde yürütülmesinden yana. Bazıları ise görüşmelerin yapılmasını istemekte. Ülkede ordunun Herson’dan çekilmesinin ardından yaşanan tartışmalar henüz sona ermiş değil. Bu çekilmenin asıl sebebinin ne olduğu açık olarak bilinmiyor. Putin tarafından alınan karara ilişkin bunu neden yaptığına dair çeşitle açıklamalar yapılmış olsa da bu açıklamaların tatmin edici olmadığı söylenebilir. 

SABİR ASKEROĞLU

Lisans öğrenimini Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Uluslararası İlişkiler bölümünde tamamladı. Aynı üniversitenin Uluslararası İlişkiler bölümünde yüksek lisans yaptı. İstanbul Üniversitesi Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler bölümünden doktora derecesini aldı. Çeşitli düşünce kuruluşlarında görev yaptı. Askeroğlu’nun araştırma alanları, Rus dış politikası, Avrasya ve Ortadoğu'dur. Askeroğlu, Rusya'nın Büyük Güç Olma Stratejisi kitabının yazarıdır.