×
ÇİN

ANALİZ

Çin'in Sosyal Kredi Sistemi: Dijital Gözetim Toplumuna Doğru!

Çin’in sosyal kredi sistemi, salt bir dijital gözetim ve kara liste aracı olmaktan ziyade bir yönetim zihniyetine ve iktidar tekniğine işaret ediyor.
ÇİN'İN SOSYAL KREDİ sistemi, insanları ödül ve ceza yoluyla kategorize eden ve yönlendiren bir dijital gözetim sistemi olarak görülüyor. Bu algı, Çinli akademisyenlerin sistemi, (ideolojik bagajlarından arındırarak) toplumsal olarak normalleştiren ve meşrulaştıran ahlaki bir çerçeve oluşturma çabalarına rağmen devam ediyor.

Sosyal kredi sistemi, sadece bireylerin güvenilirliğini izlemek için bir veri tabanı ve politikalar ağı olarak değil, bir yöntem, bir yönetişim zihniyeti olarak anlaşılmalıdır. Dolayısıyla sosyal kredi sistemi, sosyo-ekonomik yapıyı şekillendirmek ve yönetmek üzere sürdürülen toplumsal bir uygulama ve siyasal bir projedir. Kökleri tarihsel ve biyopolitik yapılara, sistemlere dayanan bir uygulama ve proje.

Sosyal kredi sistemi: Tarihsel ve biyopolitik bir yapı

Sosyal kredi sistemini anlamak için, onun Çin'in ekonomik refaha geçiş sürecinde üstlendiği tarihsel role, dolayısıyla Çin’de 1990 sonrası ekonomik dönüşüme bakmak gerekir. Çin’de kredi notu kavramı, 1990'larda Çin Halk Bankası'nın Çin'in ilk banka kredi sicilini kurmasıyla ortaya çıktı.

1999 yılında, Çin Bilimler Akademisi tarafından Ulusal Kredi Yönetim Sistemi raporunun yayınlanmasıyla bu fikir genişletildi. Burada sistemin odak noktası ekonomikti: Borç temerrüdü ve düzenleyici uyumsuzluk dahil olmak üzere piyasa ve finans düzensizliklerini yönetmek.

Devlet ve devlet dışı aktörler, Çin'in sosyal kredi sisteminin tasarımında ve uygulanmasında önemli roller üstlendiler. Bu aktörler, mali alandaki yanlış davranışları ve Çin'in “güven” krizini, sosyalist ahlaki düzenin Mao sonrasında parçalanmasıyla ilişkilendirdiler. Ve bu yanlış davranışların ve güven krizinin izlenmesi gerektiğini düşündüler.

Ancak bir mali düzenleme aracı olarak başlayan şey, şimdi daha geniş ahlaki-yasal düzlemlerde uygulanmakta.  Bunu, yerel yönetimler (2010'da Suining ve 2013'te Rongcheng şehirleri) tarafından ve özel şirketler (2015’teki Susam Kredisi puanlama sistemiyle Alibaba şirketi) tarafından yürütülen pilot programlarda görmek mümkün.

2014’te Çin Halk Cumhuriyeti Devlet Konseyi, on yıllık ortak araştırma, konferans ve istişarelerin sonucu olan Sosyal Kredi Sisteminin İnşası için Planlama Taslağını (2014–2020) yayınladı. Bu politik belge, devlet kurumları, ticari kuruluşlar, sosyal kurumlar ve bireylerden genel olarak finansal (chengxin) ve sosyal (xinyong) 'güvenilirliği' geliştirme talebinde bulunuyor. Sosyal kredi sistemi çoğunlukla finansal kredi güvenilirliğini ve sosyal kredi güvenilirliğini kapsıyor.

Ulusal düzeyde sosyal kredi sistemi, Çin Halk Bankası Kredi Bürosu tarafından yetkilendirilen özel kredi kuruluşları Baihang Credit ve Pudao Credit tarafından oluşturulan güvenilirlik kredi notunu ifade ediyor.

Finansal (chengxin) kredi sistemi, erişilebilir bir şirket veri tabanı oluşturmak ve bunları yasalara uyumluluk açısından derecelendirmek üzere özel ve kamu kaynaklı dijital kaynaklardan gelen verileri birleştiriyor. Bu derecelendirme, ayrıca, borçlu duruma düşen şirketleri ve bireyleri kara listeye almak üzere bir kanun uygulama mekanizması olarak da kullanılıyor.

Kara listedekiler, mahkeme kararlarına uyana kadar seyahat kısıtlamaları, azaltılmış istihdam ve terfi fırsatları, kamuoyuna ifşa ve hatta yakın aile üyelerine yönelik ikincil yaptırımlarla karşı karşıya kalıyor. Güvenilirlik olarak adlandırılan sosyal kredi sistemi, hâlâ büyük ölçüde finansal ve kurumsal sektörlere uygulanmakta ve Batı'daki diğer kredi derecelendirme sistemleriyle büyük ölçüde karşılaştırılabilir nitelikte.

İdeolojik kontrol aracı olarak sosyal kredi sistemi

Diğer yandan sosyal kredi sistemi, sosyal ve ahlaki alanları yönetmeye yönelik ideolojik amacı nedeniyle daha tartışmalıdır. Burada ahlaki etik ve kolektif zihniyete ilişkin Konfüçyüsçü fikirler, idari düzeylerdeki bireysel davranışları değerlendirmek için kullanılmaktadır. Bu uygulama, kamu davranışlarını Çin'in temel sosyalist değerlerine yönlendirmek için puan tabanlı sistemler kullanan yerel pilot projelerde görülmektedir.

Yerel yetkililer, sosyal kredi sistemini bir ahlaki eğitim aracı olarak görüyor. Bu noktada toplu taşıma araçlarında ayrılmış koltukları boşaltmayı reddetmek ve yaşlı anne babaya saygı göstermemek gibi kabul edilemez sosyal davranışları disipline etmek için bir çözüm olarak değerlendiriyor.

Sosyal kredi puanları, hali hazırda resmi para cezalarına ve cezalara maruz kalmış küçük ihlallere yönelik ek bir uyarı olarak görülüyor. Rongcheng şehrinde trafik kurallarının ihlali  veya Hangzhou'daki  çöp sıralama kurallarına uymamak bu kapsamda sayılabilir.

Sosyal kredi sistemi, davranışları yönlendirmek ve düzeltmek, hükümet tarafından belirlenen kuralları uygulamak ve davranışsal manipülasyonun sınırlarını test etmek üzere geliştirilmiş sistem ve uygulamalardan oluşan bir yamalı yapıdır. Böylelikle Çin hükümeti, herkese uyan tek bir model yerine, sosyal kredi sistemini uygulamaya yönelik deneysel bir yaklaşımı teşvik ediyor. 

Teşvikler, insanları iyi davranışlara ve uyumluluğa sevk eder. Yerel yönetimler, daha nüanslı değerlendirme kriterleri kullanmak ve özellikle ahlaki alana giren küçük ihlaller için bölge sakinlerine yönelik cezaların derecelendirmesini yapmakla görevlidir.

Sosyal kredi sistemiyle ilgili yerel uygulamalar, şehirlere ve bölgelere göre değişir. Sistemin muğlak ve esnek yasal-ahlaki çerçevesi, düzensiz uygulamaya neden olmaktadır. Sosyal kredi sistemine katılım isteğe bağlı olduğundan, bölgeler genelinde yurttaş farkındalığı veya katılım oranları düşük düzeyde.

Bir iktidar ve güvenlik tekniği

Ancak devlet kurumları, okullar ve hastaneler gibi kamu kurumlarında çalışan bireyler, performans yönetimi ve terfi gereksinimlerinin bir parçası olarak sosyal kredi sistemine katılmaya zorlanıyor. 

Covid-19 salgını sırasında insanların sistem algısında ince bir değişiklik oldu. Sosyal kredi sisteminin sınırları hakkındaki tartışmalar, özellikle de sosyal kredi sisteminin yerel yetkililer tarafından kötüye kullanılmasıyla ilgili tartışmalar gün yüzüne yüzüne çıktı.

Covid-19 salgını, ülke çapında sosyal kredi sisteminin kurulmasını geciktirmiş olsa da sistem, pandemi kontrolünün zorluklarına yanıt olarak yeniden tasarlandı.

Kasım 2022'de, sistemin işleyişindeki belirsizlik ve parçalanma sorunlarını ele almak ve gelecekteki uygulamalara rehberlik etmek üzere yeni bir sosyal kredi yasa taslağı yayınlandı. Sosyal kredi sistemi gibi, yeni kanun taslağı da bütünleştirmeyi önceleyen mevcut politika ve düzenlemelerin bir yaması.

Sosyal kredi sistemini bir hükümet yöntemi olarak görmek, Çin'in sosyal ve ekonomik yönetişimde, bilgi teknolojisinin kullanımıyla ilgili tarihsel kökenlerine ve deneyimsel karakterine işret ediyor.

Bu ikili boyut, “nehri taşları hissederek geçmek” (Deng Xiaoping) ve “yukarıdan aşağıya koordinasyon” (Xi Jinping) aksiyomlarıyla ifade edilebilecek Çin'in sosyalist girişimini karakterize ediyor.

Hukukun üstünlüğü ile ahlakın üstünlüğünü dengelemeye çalışan sosyal kredi sisteminin uygulanması, Çin'in parçalanmış otoriterliği olarak adlandırılan şeyin bir belirtisi.

Sosyal kredi sistemi, sonuçta ikili bir sistemi izlemeye devam edecek ve mevcut idari/bürokratik yapılar altında uygulanacak: Yarı federal tiao-kuai kurumu, topluluk şebekesi yönetim sistemi ve mahalle izleme.

Sosyal kredi sistemini, Çinli liderlerin daha rasyonel hale getirmeye çalıştıkları parçalı eylemlerin toplamından ziyade tekil bir otoriter yapı olarak okumak, bireylerin, ailelerin ve toplulukların - bunu gerçekten deneyimleyen insanların - anlatılarını aşan bir yapısal duruma işaret ediyor.

***
İnsanlık Bilgi Teknolojileri (BT) ile pratikte daha önce icat ettikleri tanrılara benzer bir elektronik tanrı yarattı.

Bu tanrı, büyük miktarda bilgiyi büyük verilerden toplayabilir; bunlardan hareketle bizim arkadaşlık seçimlerimizden satın alma tercihlerimize, politik görüşlerimizden gündelik alışkanlıklarımızı yargılayabilir.

Oxford Saïd Business School'da misafir öğretim üyesi olan Rachel Botsman'ın Kime Güvenebilirsin? adlı kitabında belirttiği gibi “Çin, tanrısal bir hırsla kurumsallaşmış teknolojiyi faaliyete geçirmenin zirvesinde olabilir.

2020 lansmanı için pilot uygulamalarda bulunan Social Credit, her birine bir güvenilirlik derecesi atamak üzere 1,3 milyar Çin vatandaşı hakkında veri toplayacak ve veri madenciliği. Alibaba'nın bir iştiraki ve pilot projelerde yer alan birkaç şirketten biri olan Sesame Credit'e göre, uygulama, tüm gün bilgisayar oyunları oynayan bir vatandaş ile düzenli olarak bebekleri için ürün satın alan bir vatandaş arasında ayrım yapabilecek. İkincinin güvenilirlik derecesi birinciden daha yüksek olacak.

"Vatandaş puanına" dayalı olarak, Çin devleti yüksek geniş bant hızı, yurtdışı seyahat vizeleri, sosyal yardımlar, seçkin restoranlara erişim, uygun sigorta primleri ve kişinin çocuklarına sunulan eğitimin kalitesi gibi ayrıcalıkları iyileştirebilecek veya kısıtlayabilecek.

Botsman, hükümeti, Komünist Parti’yi ve mevcut ekonomik durumu ve düzeni öven sosyal medya gönderilerinin vatandaşlık notunu yükselteceğini söylüyor.

Sosyal Kredi sisteminin, George Orwell'in 1984 ve Dave Eggers'ın The Circle gibi distopik kurgularını yansıttığı çok açık. 


Bu yazı 23 Mart 2023 tarihinde Asia Times’da “China’s social credit system bigger than Big Brother” başlığıyla yayınlandı. Son bölümse Jonathan Margolis’in 2017’de Financial Times’ta “A Big Brother approach has qualities that would benefit society” başlığıyla yayınlanan yazısından kısa bir kesit. Çeviride editoryal düzenleme yapılmıştır.